Ana səhifə

Mühendis kelimesi çok eskilere dayanan teknik bir kavramı ifade ederdi. Hendese (geometri) tahsil eden kişi demektir


Yüklə 4.97 Mb.
səhifə10/25
tarix26.06.2016
ölçüsü4.97 Mb.
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   25




  1. Bu problemde =0,2 için;

1-=0,8 kullanarak t=11, t=12, t=13, t=14 için tahmin yapınız.

b) =0,6 için;

1-=0,4 alındığında tahminleri tekrar ediniz.



c) Bu iki tahminden hangisi daha iyi sonuç vermiştir? (tahmin ile gerçek rakamlar arasındaki farkların karelerinin ortalamalarını mukayese ediniz.)

31. Bir mala talep tabloda verildiği gibi gerçekleşmiştir.




T

1

2

3

4

5

6

Y

155

165

130

145

165

185



a) =0,4 kullanarak t=11, t=12 için üstel tahmin yapınız.

b) =0,8 kullanarak t=11, t=12 için tahmin yapınız.

c) Hangi çözüm daha iyi sonuç vermektedir

32 Arz-Fiyat eğrisi F=x2+4 F: fiyat

Talep –Fiyat eğrisi F= x: miktar

a) Denge fiyatı nedir?

b)Bu noktada fiyat elastisitesi nedir?

33 Bir uçak fabrikası t=0’da 1 uçak, t=1’de 3 uçak, t=2’de 5 uçak satıyor,




üstel eğrisi kullanarak en küçük kareler metodu ile bu donelerden geçen eğriyi bulduktan sonra t=3 için satacağı miktarı hesap ediniz

34 Aşağıda verilen zaman serisine
X 0 1 2 3.

Y 4 4,2 4,5 5




  1. Lineer bir denklem yerleştiriniz

  2. Quadratik bir eğri yerleştiriniz

  3. Bunlardan hangisi verileri daha iyi temsil etmektedir.


3.MİKRO EKONOMİDE TEMEL KAVRAMLAR
Mikro ekonomide, işletme için hayati önemi haiz verimlilik, maliyet, fiyat, değer, fayda, ve bunların zaman içinde değişimidir. Bu olguların ayrı ayrı incelenmesinde fayda vardır. Verimlilik,( productivity nin bir alt cümlesidir) bir iş veya eylem için ortaya konulan (para, iş gücü, sermaye) kaynakların getirisine oranıdır. Bu oran büyüdükçe verimlilik artar, küçüldükçe verimlilik düşer. Bir adam kendi kol gücünü kullanarak bir bahçeyi çapalasın, bu tür bir çalışmada günde 800-1000 m2 bir alanın toprağını alt üst eder. Çift sürmeye alıştırılmış bir at kullanıldığında günde 5-6 bin m2 bir alan sürülebilir. Mal sahibinin gücü varsa traktör ile bu sürümü yaparsa, günde 70-80 bin m2 lik bir bahçenin çifti tamamlanabilir. Bu örnekte adam yalnızdı, küçük bir alanı çapaladı. Kendisi at kullanmaya başlayınca, 5-6 bin m2 yer sürdü. Yani adam at ile 6-7 insanın yapabileceği işi yapabilir duruma geldi. Traktör kullandığında 60-70 kişinin işini bir günde yapar oldu. Verimlilik artışı, ilave kaynaklarla yapıldı. İşe uygun kaynakları doğru yerde doğru zamanda kullanmak esastır. Bahçe kazan kişinin milyonlarca lira tutarında mevduat defteri olabilir. Çok zengindir ama ata veya traktöre yatırım yapıp bunları kullanmayı öğrenmediği müddetçe verimliliğini arttıramaz. Yine bahçeyi kazan kişi örneğine dönelim. Çift sürmenin Mart ayında yapıldığı bir bölge düşünelim. Adam traktörü Nisan ayında aldıysa, traktöre yatırım yaptı ama yanlış zamanda yaptı. Bu traktör 11 ay iş yapmadan evin önünde duracaktır. Her kaynak zaman içinde yıpranır. Traktör de durduğu yerde eskir, bakımı için para harcanacaktır, sigortası yapılacaktır. Dolayısıyla doğru zamanda kullanılmayan kaynağın bir götürüsü söz konusu olacaktır.

Mikro ekonomi, işletmelerin üretim süreçleri içinde kaynak yaratmaları yönü ile ortaya koydukları performansı inceler, Bir işletme için en önemli kavram, üretimdeki maliyettir. Maliyet, işletmenin rekabet gücünü, karlılığını etkileyen başlıca unsurdur. İşletmenin karı maliyetleri kontrolden geçer. Satış fiyatlarını genelde Pazar dikte eder, bu değerleri yükseltmek kolay değildir. Pazarda fiyatın farklılaşması marka ile mümkündür. Tabiatı ile satıcının becerisi de önemlidir. Kurumsal yatırımlarda kar etmek esastır. Bu tür kurumlar Türk Ticaret kanunu ile tanımlanmış olup, hükmü şahsiyet olarak faaliyet gösterirler. Adi ortaklık, komandit, limitet ve anonim şirket, kooperatif şirketler adı altında olabilir.Bu şirketlerin mal varlıkları olduğu gibi, çalışanı yöneticisi, geliri, gideri olur. Bu kuruluşlarda ana dürtü kar elde etmektir, yani sahip oldukları kaynakları çoğaltmaktır. Çoğaltılan kaynaktan toplum adına yönetimler vergi alınır. Vergi miktarları kar ile orantılı olup, yönetimlerin ihtiyacına göre bu yüzde oranı değişmektedir. Bu gün ülkemizde kurumlar vergisi %20 olup, kar dağıtımı yapıldığında ortaklar tekrar vergilendirilmeye tabi tutulurlar. Mal veya hizmet üreten bir işletmede üretim için gerekli girdilerin temini en önemli aktivitelerin başında gelir. Girdileri istenilen kalitede en ucuza almak ve bedelini mümkün olduğu kadar geç ödemek esastır. Böyle bir tercih üretim maliyetlerini düşürür.

Bir işletmenin durumunu , bilanço, kar/zarar tablosu, nakit akımı ve Pazar pay değişimleri ile anlamak mümkündür. Bilanço ve kar/zarar tabloları için maliyet en önemli unsurdur. Bunu biraz açalım.

3.1 MALİYET ve ANALİZİ
Maliyet ilk çağlardan beri var olan bir kavram. Avcılık ile geçinilen devirlerde bile yapılmak istenen bir işin maliyeti şuur altında yapılır, Öyle yola

çıkılırdı. Bu gün maliyetini düşünmediğiz her şey sonunda hüsranla sonuçlanabilir.


İşletmede üretilen ürünlerin maliyeti, onun pazarda satılıp satılamayacağının habercisidir. Satılamayacak ürünün işletmeye zarar yazılması kaçınılmazdır. Maliyetin yüksek olması onun pazarda rekabet gücünü zayıflatır veya yok eder. Rekabet edemeyen bir işletme kapanmaya mahkûmdur. Bu durumdaki bir işletme sahiplerinin ortaya koyduğu kaynakları yok eder.

Bir işletmenin durumunu dört tablo ortaya çıkarır. Bunlar Bilanço, kar/zarar tablosu, Nakit akım tablosu ve Pazar payı değişimi tablolarıdır. Bilanço genelde 1 yıllık, kar/zarar bir yıllık (üç aylık da yapılması gerekiyor) nakit akım tablosu günlük , haftalık, aylık , üç aylık ve yıllık yapılır. Bir işletmenin sahibi şirket sanal bir varlıktır. Bu varlığın yaptırdığı ürünlerin maliyeti çok önemlidir.


Maliyet içinde ham, yarı mamul , mamul madde bileşenleri yanında iş gücü, enerji, yatırım mallarının amortismanları da çok önem taşır. Bu bileşenlerin maliyet içindeki ağırlıkları her mal veya hizmet için farklı farklıdır. Çimento üretiminde maliyet içinde enerji büyük bir ağırlık taşırken, bir dişli üretiminde enerjinin payı çok küçüktür. Konfeksiyon sanayinde işgücü maliyeti, toplam içinde büyük ağırlık taşımaktadır.
3.1.1. Bilanço

İşletmelerde sabit mal varlıkları (üretim araçları) ,alacakları, borçları, stokları, ortakların koydukları sermaye zaman içinde değişmektedir. Bu değişimleri ifade eden tablolara ‘Bilanço’ denilmektedir. Bilanço, bir işletmenin özkaynak ve yabancı kaynakları belirli bir formatla veren tablolardır. Bilaço nekadar büyük ise şirket o kadar varlıklıdır denilir. İşletmelerin faaliyetleri sonucunda doğan gelir gider, kar, ve ödenecek vergileri gösteren tablolara da kar/zarar tabloları denilmektedir.

İşletmelerin sahibi genelde sanal bir varlık olan şirketlerdir. Bu sanal varlığın, tıpkı gerçek varlıklar gibi çevresi ile alışverişi ve ekonomik faaliyetleri de vardır.
Bilanço, sanal varlık olan bir şirketin alacakları ve borçlarını gösteren belli bir formatta hazırlanmış tablolar ve ekleri cümlesidir
Bir bilançoda iki kolon vardır. Bunlar varlıklar(aktifler), yükümlülükler (pasifler) adını alır. Yani işletmenin kendi varlıkları ile kendilerinde bulundurduğu yabancı kaynakları topluca veren tablolardır. Bu tablolar çifte yazılım ile alacak borç şeklinde yasal defterlere kaydedilir.

Aktiflerin sıralanması, likit varlıklardan (dönen varlıklar olarak adlandırılırlar) başlar, sabit yatırımlar ile biter. Likit varlıklar, kasa, Banka, alacak hesapları (çek, senet), menkul değerler, ve stoklardan teşekkül eder. Sabit yatırımlar eksi birikmiş amortismanlar yazılarak net bağlı kıymetler olarak aktif kolonunun en altına yazılırlar.Bunlara duran varlıklar veya maddi varlıklar denilir. Ayrıca gayrimaddi duran varlıklar da olabilir. Marka değeri, alınmış olan kno-how, teknik yardım da bu tür duran varlıklardır.

Pasiflerin sıralamasında tedarikçilere(şirketten alacaklı olanlara) borçlar, şirketçe verilmiş senet, çekler, kısa vadeli birikmiş borçlar(personel, elektrik, su, akaryakıt, vergi ve SSK primleri) , kısa vadeli banka borçları dır.Bir yıl içinde ödenecek faizler ve ana para taksitleri de cari pasifler kolonuna ayrı bir madde olarak eklenir. Yukarıda sayılanlar cari pasifler adını alır. Bir şirketin işletme sermayesi, dönen varlıklardan cari pasifler (kısa vadeli yükümlülükler) çıkarılması ile bulunur. Pasif sütununda uzun vadeli borçlar, sermaye, dağıtılmamış kar satırları da olur. Kıdem tazminatları da yeniden değerlendirme değerleri de yazılır. Toplamları da bilançonun pasif kalemini meydana getirir..

Aktiften herhangi bir artma, pasifte de aynı miktarda artma olması gerekir. Borçlar azalıyorsa(ödeniyorsa) , kasa, bankadan para çıkmış demektir. Böylece bilançonun iki tarafı da ayni miktarda küçülmüştür. Aşağıda bilanço ya ait küçük bir örnek verilmektedir

AKTİF (Varlıklar) PASİF(Yükümlükler, borçlar)
Likit Varlıklar ……………… Cari Pasifler…………………

Kasa………………………… Borçlar(tedarikçilere)………

Banka …. …………………… Kısa vadeli Banka Borçları.

Menkul kıymetler……………. Şirketborç senedi,çek………


Alacak Hesapları(çek,senet)… Kısa vadeli borçlar(personel,elek-

Stoklar …………… ……….. trik enerji, SSK prim borçları)…

Sabit Varlıklar ……………… Uzun vadeli borçlar……….

Maddi duran varlıklar…….. Uzun vadeli banka borçları.

-Birikmiş Amortismanlar … Öz varlıklar ………………..

Net Bağlı Kıymetler ………. Ödenmiş Sermaye

Maddi olmayan duran Dağıtılmamış kar, kanuni

Varlıklar………… karşılıklar,Yeniden değerlen…

Kıdem tazminatı karşılığı.

TOPLAM TOPLAM


KAR/ZARAR (GELİR/GİDER TABLOSU)
Bir işletmenin çalışma verimliliği, ve sağlık durumunun ikinci önemli göstergesidir. Onun 3 aylık ve yıllık çıkarılan kar/zarar tablosu hem ortaklara verilecek kar payı ve hem de maliyeye ödenecek vergilerin kaynağıdır.Bu tablo kamuya şirket hakkında önemli bilgi vermesi yanında, Sektörün karlılığı ile ilgili ip ucu verir.
İşletmenin faaliyetinden yani, üretiminden , satılabilir olanları pazarda tüketici ile buluşur. İşletmeye bir gelir olur . Aslında kar zarar tablosunun iki ana kalemi vardır. Birincisi satış gelirleridir. Bu kalem, satılan mallar karşılığında işletmenin aldığı- alacağı paralardır. Satış gelirlerinden, mal iadeleri, bayilik payları gibi giderler düşüldükten sonra net satış gelirleri adı altında tekrar yazılabilir. İkinci büyük kalem, satılan malların maliyetidir. Bunların içinde , mamul, yarımamul, hammadde, enerji ve iş gücü maliyetleri vardır. Bir başka deyişle, satılan malların maliyetinde üretim için gerekli bütün girdilerin maliyeti bulunur. aşağıda böyle bir tablo örneği verilmektedir.


TİPİK BİR KAR/ZARAR TABLOSU
Satış Gelirleri(net) …………………………...................................................
-Satılan Malların Maliyeti……………………………………………………..

-Diğer maliyet unsurları( Giderler)……………………………………………

-Faiz,vergi,amortisman öncesi kar (EBİTDA Earning Before İnterest Tax Depriciation & Amortisation)…………………………………………………

-Amortismanlar…………………………………………………………………

Faiz ve vergiden önceki Kar (EBİT Earnings before , Interest and tax)………

-Finansman Giderleri(Faizler)………………………………………………….

Kurumlar vergisi matrahı (EBT Earnings before Tax)………………………..

-Kurumlar Vergisi (%20)……………………………………………………….

Net Kar/zarar …………………………………………………………………
Kar/ zarar tablosunda net kar satırı hep artıda olmalıdır. Kar olmayan yıllar, önceki yıllar karları ile kapatılıp kapatılamayacağına bakılır. Şirketin sermaye borç rasyosu küçük ise, kar zarar tablosunda finansman giderleri büyük olup, kar küçük, EBİTDA büyük olur. Şirketin çalışma (operasyonel kar) tatminkar iken vergi öncesi kar çok küçülmüştür. Bu durumda finansman yapısı bozuk olup, sermaye veya benzeri kaynakla bünye düzeltilmelidir. Şirketin yatırım indirimi var ise, vergi öncesi kardan düşüldükten sonraki bakiyeye %20 kurumlar vergisi uygulaması yapılır.
Bir şirketin önemli durum bildirgelerinden biri de nakit akım tablosudur. Aşağıda örnek bir nakit akım tablosu verilmektedir. Tablo günlük, haftalık, aylık ve yıllık olarak hazırlanır. Aşağıda çeşitli periyotlarla hazırlanması gereken örnek bir nakit akım tablosu örneği verilmektedir. Bu tabloda şirkete giren kaynaklar artı, şirketten çıkan kaynaklar eksi olarak kaydedilir. Kayıt genelde günlük bazda yapılır.Net nakit dengesinin her zaman için pozitif olması hedeflenir.

NAKİT AKIM TABLOSU Aylar/Yıllar 1 2 3 4

Vergi Öncesi Net Kar……………………………………………………….

+Amortisman ………………………………………………………………

+Tedarikçilere borçlardaki artış……………………………………………



+Ödenecek borçlardaki artış ………………………………………………

  • Alacak hesabındaki artış ……………………………………………

  • Stoklar artışı…………………………………………………………

  • Ödenecek senet ve çek hesabındaki azalış………………………….

  • Uzun vadeli borçların azalışı ……………………………………….

  • Kar payı ödemeleri………………………………………………….

Net Nakit Dengesi ………………………………………………………..
Burada önemli konu net nakit dengesinin her dönem için pozitif olmasıdır. Hangi dönemde nakit dengesi eksi veriyorsa o dönem hemen birikmiş rezervler (banka+kasa) , krediler ile kapatılma durumundadır. Şirketlerin ürettikleri malların pazardaki durumu da , onun performansının bir kriteridir.
Üretimdeki malların Pazar payı değişimleri zaman içinde bir grafik şeklinde gösterilmesi gerekir. Üretilen malların pazardaki payı artıyorsa sevindirici, azalıyorsa düşündürücüdür. Rakiplerin durumu, Pazar fiyatları, kalite, Pazar payını etkileyen faktörlerdir. Bu parametreleri göz önünde bulundurarak, elde edilmiş bulunulan Pazar payının en azından korunması için tedbirler düşünmek gerekir.

3.1.2 Bilanço Değerlendirmeleri
Bilançoların hazırlanmasında bazı genel standartların olmasına rağmen , ülkeler arasında farklı gösterimlere sahiptir. Bilançolar birçok rakamdan oluşur, bu rakamları birlikte değerlendirmekle işletmelerin sağlığı ile ilgili yorumlar yapılabilinir.
Bir şirketin ekonomik performansını Değerlendirilmesi (Rasyo Analizi) bilanço, kar/zarar tablosu, nakit akım tablosundaki bulunan satırlardaki rakamlarının birbirilerine bölünerek elde edilen oranların değerlendirilmesidir.Bu oranlar(rasyolar) aşağıdaki gibi özetlenebilir.

Likidite Oranı: Likit varlıklar/Toplam Varlıklar

Cari Rasyo : Likit Varlıklar/ (cari)kısa vadeli yükümlülükler

Asit Test: Stoklar/Cari pasifler

Stok Devir oranı: Satışlar/Stoklar

Satışların toplam varlıklara oranı :Satışlar/Toplam varlıklar

Satışların vade yapısı : Alacaklar hesabı/Günlük satışlar

Bağlı kıymetler(varlıklar) devir oranı: Satışlar/Net bağlı varlıklar

Birim varlık başına satışlar: Toplam satışlar/ toplam varlıklar
Bunları biraz açalım.
-Likidite Oranı, İşletmenin likit varlıklarının toplam varlıklar içindeki payını verir. Bu payın yüksek olması istenir. Likidite oranı yüksek olan işletmeler kolayca kaynak temin eder, yatırımlarını finanse edebilir.bir ekonomik krizi göreceli olarak daha kolay atlatabilir.
-Cari Rasyo, bir şirketin kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getirebilme kabiliyetini gösterir. Bu oranın birden büyük olması halinde işletmenin kredibilitesi yüksek olur. kredibilite , piyasadan, bankalardan borçlanmada önemli bir tanımdır. Kredibilitesi yüksek ise kolay borçlanılır.
-Asit Test Rasyosu, hazır kıymetlerden stokların cari pasifleri karşılama oranını verir. Bu oranın 1 den büyük olması, şirketin borçlanabilme kapasitesini yükseltir. Bir başka deyimle, raflardaki mal, şirketin borçlarını karşılayabilir olması, onun itibarının ve kredibilitesinin yüksek olmasını sağlar.
-Stok devir oranı, büyük olduğunda, stok devir hızının yüksek olduğunu, dolayısıyla stoklarda bağlı kıymetlerin göreceli olarak az olduğunu gösterir.Bu oranın tersi, stokların devrini gün olarak verir (365 ile çarpımı) Stoklarını (mamul , yarı mamul, hammadde, işletme malzemesi stokları) küçültülebilmesi işletmecinin temel hedefidir. Bağlı kıymetleri, kaynakları asgaride tutmak önemlidir.
-Ortalama tahsilât zamanı, (ticari alacakların toplam satışlara bölümü nün 360 ile çarpımıdır.) Gün olarak verilen bu süre yüksek olduğunda, işletme sermayesinin yüksek olduğu vadeli satışların çok olduğunu gösterir. İşletmeci, tahsilatı mümkün olduğu kadar erken (mal satış anında) , ödemeleri mümkün mertebe geç yapma maharetini göstermelidir. Parakende satış mağazalarında tahsilat ödemeden öncedir.
-Sabit kıymetlerin devir hızı, yüksek olması istenir. Birim bağlı kıymetler(fabrika+gayrımenkul)in doğurduğu satışlardır. Bunun yüksek olması, katma değerin de yüksek olduğunu gösterir. Genel tabir az para ile çok iş yapmak şeklindedir.
-Toplam Varlıkların Devir Hızı, Satışların toplam varlıklara bölümüdür. yüksek olması halinde katma değerin yüksekliğine, az bir kaynakla daha çok mal üretmeye işaret eder.Bu hız genelde gün olarak verilir.
-Toplam Borçların Toplam Kaynaklara bölümü bir şirketin nasıl finanse edildiğini gösterir. Şirketin büyük çapta yabancı kaynaklarla finanse edilmesi şirketin piyasa değerinin yükselmesini baskı altına alır. Kaynak temini zorlaşır. Kredibilite düşer, şirketin itibarı sorgulanır hale gelir.
-Finansman Giderleri başına yaratılan EBIT, (faiz, vergi öncesi kar) şirketin borçlarını finanse etme, faizlerini ödeyebilme kabiliyetini gösterir. Oranın büyük olması istenir. Bu büyüklük borç servis oranını etkiler.
Borç Servis Oranı: (EBITDA+Leasing)/Faiz+Anapara+Leasing taksitleri, Bu oranın büyük olması işletmenin borç ödeme kapasitesinin yüksek olduğunu gösterir.
Brüt kar marjı : Brüt karın satışlara oranıdır.Bu oranın piyasanın elverdiği ölçüde yüksek olması istenir.
Satış Kar Marjı: Net Karın satışlara oranıdır.Bu oranın yüksek olması, işletmenin verimliliğinin bir göstergesi olmaktadır.
Bilanço ve kar/zarar tabloların beraber değerlendirilmesi sonucu, yatırımın geri ödeme süresi (return on investment), sermayenin karlılık oranı (return on capital), yatırımın iç karlılık oranı (internal rate of return) bulunur ve diğer rakiplerle mukayesesi yapılır. Ayrıca amortisman vergi ve faiz öncesi kar (EBİTDA, earnings before interest, tax, depriciation and amortisation), ile , vergi faiz öncesi kar (EBİT, earnings before interest and tax), kavramları da önemli göstergelerdendir.
Bir şirketin karlılığı ve geleceğinin kaba göstergeleri olan bu oranlar çok çabuk elde edilebilinen ve değerlendirilebilinen oranlardır.İşletmenin mali ve finans bünyesi iyi idare ediliyor olması da aranan bir durumdur. Nakit akım tablosunda, günlük olarak nakit fazlalığı bulmak aranan bir özelliktir. Ancak buna ulaşmak bir hayli zordur. Zorluk, satışların, ödemelerin eş zamanlı olamamasından da kaynaklanabilir. Aşağıda imalat sanayinde çalışan bir şirketin hazırlanan rasyo tablosu görülmektedir.İş planına veya fizibilite çalışmasına böyle bir tablo konulması arzu edilir.

RASYO ANALİZİ YILLAR/AYLAR

1 2 3 4 5

Satışların Büyümesi _________________________________________________________________________________

Alacak hesapları/Toplam Varlıklar

Diğer Likit Varlıklar/Toplam Varlıklar

Toplam Likit Varlıklar/ Toplam Varlıklar

Duran Varlıklar/Toplam Varlıklar

Yükümlülüklerin Değişimi

Cari Pasifler /Duran Varlıklar

Uzun vadeli Borçlar/Duran varlıklar
Varlıkların Değişimi

Net Varlıklar(Öz varlıklar)


Satışlara Oranlar

Brüt Marjin /Satışlar

Satış, genel giderler, Yönetim Giderleri /Satışlar

Reklam Giderleri/Satışlar

EBIT/Satışlar
Esas Rasyolar

Cari Rasyo

Asit Test

Borçların Toplam Varlıkları

Vergi öncesi kar/Toplam varlıklar

Net kar marjı /satışlar

Kar/ Sermaye

Hareketlilik oranları

Alacak hesabı/Ciro

Tahsilat Süresi Gün

Tedarikçilere borçlar/ciro

Ödeme gün sayısı

Toplam varlıklar /Satışlar
Borç Rasyoları

Borçlar/net varlıklar

Cari Pasifler / Toplam yükümlülükler
Likidite Oranları

Net işletme sermayesi

Borç servis oranı
Diğer oranlar

Toplam varlıklar /ciro

Kısa vadeli borçlar/Toplam varlıklar

Asit test (stoklar/cari pasifler)

Satışlar/Net varlıklar

Kar Payı Ödemeleri


3.2. ÜRETİM KAPASİTESİ – FİİLİ ÜRETİM
Bir işletmenin belirli bir zaman aralığında yapabildiği malların sayısına, ağırlığına, o tesisin üretim kapasitesi adı verilir. Bir bisiklet fabrikasının üretim kapasitesi denildiğinde günde 8 saatte, yılda üretilebilecek bisiklet sayısı olarak verilir. Bir rüzgar enerjisi santralinde yıllık elektrik üretim kapasitesi yılda 3600 saatte üretebileceği elektrik enerjisi olarak verilebilir. Bir entegre çelik tesisinin, bir düz cam üretim tesisinin bakım için zorunlu duruş günlerinin bir tam yıldan çıkarılarak bulunan süre içinde yapabileceği üretim miktarı onun kapasitesi adını alır. Yani işletmenin karakterine göre, bir,iki,üç vardiya üretim miktarı o işletmenin kapasitesi olarak da adlandırılabilir.
Fiili üretim, kapasiteden mutlaka farklıdır. Tezgahların başındaki adamın almayışı, elektrik kesintisi, hammadde, yarı mamul, mamul maddelerin işletmeye zamanında gelmemesi durumlarında fiili üretim, kapasiteden farklı olacaktır. Bir zeytin yağ tesisinde 24 saat hiç ara vermeden işlenebilecek zeytin miktarı, o hattın kapasitesi olarak belirtilir. Ama fiili üretim mutlaka daha küçük olur. Parti mallarının değişiminde, elektrik kesilmesinde ustabaşının makine başından ayrılması halinde fiili üretim işletmenin kapasitesi altında kalacaktır. Bazı durumlarda bir imalat tesisi için verilmiş olan kapasiteden daha büyük miktarda üretim yapılabilir. O durumda kapasite üstü çalışıyor denilebilir. Böyle durumları sanayimizde görebilmek nadirattandır. Fiili üretimin kapasiteye oranı , kapasite kullanım oranı adını alır. Kapasite kullanım oranı 100 e yaklaştıkça endüstrinin verimi artar. Karlılık artar, katma değer artar.
3.3 DİREKT MALİYET UNSURLARI:

Bir mal veya hizmetin üretimine doğrudan giren fiziki girdi ve işgücüne, o malın direkt maliyet unsurları adını vermekteyiz. Örnek olarak; bir buzdolabı üreten tesiste üretim için gerekli olan saç, boya, plastik, bakır, alüminyum, menteşe, cıvata, somun, ekovat elektrik kablosu, priz, doğrudan makine işçiliği, montaj işçiliği, paketleme işçiliği, parçaların üretim aşamasında fabrika içinde taşıma, ve var sa ,buzdolabını bayilere ulaştırma için gerekli taşıma giderleri, buzdolabı üretiminin direkt maliyet giderleri adını alır. Bir buzdolabı için ne kadar fiziki girdi gerekiyorsa, bin buzdolabı üretimi için de bu fiziki girdilerin bin katı gerekir. Bir başka deyişle, fiziki girdiler ile direk iş gücü harcaması, kullanılan kapasite ile doğrudan orantılıdır.



Ticari bir işletmede (süpermarkette) satılan malların satın alma bedeli direkt maliyet unsurudur. Alınan bu malların satış yerine kadar getirilmesi, bunların indirilmesi, istif edilmesi için gerekli harcama direkt maliyet unsurudur.
Direkt maliyet unsurlarının satın alınma değerleri önemlidir. Bunun kadar önemli olan üretim için gereken iş gücü maliyetidir. Mamulün karakterine göre bu iş gücü maliyeti, fiziki girdi maliyetinden daha çok veya az olabilir. Bu tür mamul üzerinde verimliliği arttırmak, bir birim için gerekli iş gücü süresini veya maliyetini düşürmekten geçer. İş gücü maliyetinin yüksek olması onun emek yoğun bir işletme olduğunu gösterir. Teknoloji ağırlıklı işletmeler de işletmelerde işgücü maliyeti düşük olur. Buna mukabil ilk yatırım büyük olur. 50 yıl önce 25 bin iğlik bir iplik tesisinde 180 kişi çalışıyorken bugün 3 kişi bile böyle bir tesisi çalıştırabilmektedir.
Mamulün toplam maliyetinin büyüklüğü fiziki girdilerin toplam maliyetine bağlıdır. Bu girdileri azaltabilmek, tabiatıyla o mamulün proses akım şemasına bağlıdır. Üretim teknolojisinde yapılacak iyileştirmeler ile, daha az hammadde, yarı mamul, mamul veya elektrik, proses suyu, yakıt giderleri kullanma durumu ortaya çıkabilir. Böyle bir durumda mamulün direkt maliyeti azalır, bu da toplam maliyete yansır.
Üretimde kullanılan hammadde, temel girdilerdir. Bir tekstil fabrikasında bez dokuması, bundan da konfeksiyon üretiliyorsa, bez dokuması için kullanılan iplik, hammadde ,dokunan bezin boyanması, ısıl işlemi, kesimi için kullanılan ve bezin bünyesine giren girdiler yarı mamul, konfeksiyona dönüştürülme aşamasında gerekli olan düğme, fermuar, tela mamul madde olarak sınıflandırılır. Daha teknik bir ayrım şöyledir; Bir mamulün içine giren maddeler bu girişlerinden sonra ortaya değişik bir madde çıkıyor (şekil değiştiriyor) ise o tür girdilere hammadde diyoruz. Çok az bir değişikliğe uğrayan girdilere de yarı mamul diyebiliriz. Genelde yarı mamul kendi başlarına tüketiciye ulaşmaz. Mamul madde son üretim aşamasında mamulün içine bir değişikliğe uğramadan giren maddedir. Bir buzdolabı imalatında, saç, alüminyum, bakır, plastik girdileri hammadde, kapı kolu, menteşe, raflar yarı mamul, ekovat ise mamul maddedir. Bu tür girdiler, maliyet içinde kullanılan kapasite ile doğru orantılıdır. Bunlara değişken giderler denilmektedir. Değişken giderlerin maliyet içinde büyük paya sahip olması, işletmenin kriz dönemlerine uyum sağlama kabiliyetini gösterir.
1   ...   6   7   8   9   10   11   12   13   ...   25


Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©atelim.com 2016
rəhbərliyinə müraciət