Ana səhifə

T. C. MİLLÎ EĞİTİm bakanliği teftiş Kurulu Başkanlığı Ankara-2006


Yüklə 4.88 Mb.
səhifə54/58
tarix25.06.2016
ölçüsü4.88 Mb.
1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   58

8. Keyfi ve Sert Muamele


 “…Devlet memurlarının bir şahıs veya diğer bir memur hakkında, görevini yasaya aykırı şekilde kötüye kullanmak suretiyle bulunduğu keyfi işlem, eğer doğrudan doğruya kişiye yönelip kişisel bir hakkın zarara uğramasına neden olmuşsa T.C.K’nın 228 inci maddesinde düzenlenen suçu oluşturur. (Yargıtay Ceza Genel Kurulu, E: 2001/4-86 - K: 2001/92)

9. Memurlar ve Diğer kamu Görevlilerinin Yargılanması
 “4483 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (c) fıkrası; Bölge düzeyinde teşkilatlanan kurum ve kuruluşlarda görev yapan memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında soruşturma izni yetkisinin görev yaptıkları ilin valisi tarafından kullanılacağını, bu fıkraya göre vali tarafından verilen kararında anılan Kanunun 9 uncu maddesine göre yetkili Bölge idare Mahkemesinde itiraz konusu yapılabileceğini öngörmektedir. Bölge Müdürlüğü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının bölge düzeyinde teşkilatlanan bir kuruluşu olması nedeniyle Bölge Müdürü olarak görev yapan sanık hakkındaki soruşturma izninin (...)Valisi tarafından verilmesi gerektiği. (Danıştay 2. Daire, E: 2000/1623, K: 2000/2581).

 “Sanığın ifadesi alınmadan ön inceleme raporu düzenlenemeyeceği; … 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine göre, hakkında ön inceleme yapılanların ifadelerinin alınmasından ve gerekli bilgi ve belgelerin toplanılmasından sonra ön inceleme raporu düzenlenmesi zorunlu olduğu halde hakkında soruşturma izni istenen ...'ın ifadesi alınmadan ön inceleme raporu düzenlendiği anlaşıldığından ...'ın itirazının kabulü ile hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin ...Bakanının ...gün ve ... sayılı kararının adı geçene ilişkin kısmının kaldırılmasına, ...'ın ifadesi alınarak, yeniden ön inceleme raporu düzenlenmesi ...Bakanı tarafından karar verilmesi, kararın sonucuna göre gerekli tebligatların yapılması ve itiraz edilmesi halinde dilekçenin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine geri çevrilmesine (Danıştay İkinci Daire, 13.9.2000, E: 2000/2721 - K: 2000/3134).

 “Ast memurlarla üst memur hakkında soruşturma iznini verecek yetkili merciin ast memur hakkında soruşturma izni veremeyeceği; 4483 sayılı Kanunun 10. maddesinde, bu Kanun kapsamındaki suçların iştirak halinde işlenmesi durumunda memur olmayanın memur olanla, ast memurun üst memurla aynı mahkemede yargılanacakları belirtilirken, 12/a maddesinde; müsteşarlar hakkındaki hazırlık soruşturmasını Yargıtay cumhuriyet başsavcısı veya vekilinin, 12/c maddesinde; 12/a ve 12/b fıkraları dışında kalan diğer görevliler hakkında genel hükümlere göre yetkili ve görevli Cumhuriyet Başsavcısının hazırlık soruşturması yapacağı kurala bağlandığından adı geçen görevlilerin belirtilen maddelerden üstlerine atılan eylemlerle ilgili olarak haklarında soruşturma izni verilmesine ya da verilmemesine ilişkin ...gün ve ...sayılı yetkili merci kararının kaldırılmasına ve haklarında 4483 sayılı Kanunun 3/d maddesine göre işlem yapılması için bu dosyadan tefrik edilmesine.(Danıştay İkinci Daire, 28.6.2000, E: 2000/1760 - K: 2000/3016).

 “Ast memur ile üst memurun birlikte suç işlemeleri halinde, soruşturma iznini üst memur hakkında soruşturma izni vermeye yetkili merciin vereceği, itiraz edilecek yargı yerinin de buna göre belirleneceği;…Bununla birlikte ast memurun üst memur ile aynı fiile iştiraki halinde iznin, üst memurunun bağlı olduğu merciden isteneceği hükmü uyarınca vali yardımcısı başkanlığında toplanan 11 Daimi Encümeni Üyeleri hakkında soruşturma izni verme yetkisine sahip merciin, 4483 sayılı Kanunun 3/b maddesi hükmüne göre vali olması gerekmektedir. Olayda ise, Vali Yardımcısı (...), 11 Daimi Encümeni Üyesi (...) ile 11 Özel İdare Müdürü (...) haklarında yukarıda açıklanan nedenlerle 4483 sayılı Kanun'un 3/b maddesi hükmü gereğince soruşturma izni verilmesi ya da verilmemesi konusundaki yetkinin, Aydın Valisine ait ve dolayısıyla yapılacak itiraza bakmakla görevli yargı yerinin de anılan Kanun'un 9 uncu maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca Aydın Bölge İdare Mahkemesi olduğu. (Danıştay 2. Daire, E: 2000/1893 - K:2000/2756).

 “Vali hakkında soruşturma izni verilmemesine ilişkin yetkili merci kararının, Yargıtay Cumhuriyet başsavcılığına tebliğ edilmesi gerektiği; …Valisi ve diğer görevliler hakkında kısmen soruşturma izni verilmesi, kısmen de verilmemesi yönündeki yetkili merci kararının soruşturma izni verilmemesine ilişkin kesiminin 4483 sayılı Kanunun 9. maddesine göre cumhuriyet başsavcılığına bildirilmediği anlaşıldığından, sözü edilen kararın yetkili cumhuriyet başsavcılığına bildirilmesi, alınacak günlü ve imzalı tebellüğ belgesi ile itiraz edilmesi halinde dilekçesinin eklenerek gönderilmesi için yerine geri çevrilmesine. (Danıştay 2. Daire, 31.5.2000, E: 2000/1770 - K: 2000/2676).

 “İlçe Devlet Hastanesinde doktor olan hakkında Sağlık Bakanı'nın soruşturma izni veremeyeceği; İlçe doktoru hakkında Kaymakamın soruşturma izni vereceği ve itirazların bölge idare mahkemesine yapılacağı; ...İlçesi Devlet Hastanesinde Doktor ...hakkında Sağlık Bakanı tarafından soruşturma izni verildiği, ilgilinin bu kararın kaldırılması için Manisa Bölge İdare Mahkemesine itiraz ettiği, Mahkemece Bakan tarafından verilen karara yapılan itirazı inceleyip karara bağlama yetkisinin, 4483 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin 3 üncü fıkrası uyarınca Danıştay 2 nci Dairesine ait bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilip Dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır. Soruşturma izni vermeye yetkili merciler Kanunun 3 üncü maddesinde, ayrıntılı ve açıkça belirtilmiş olup, ...'nın üstüne atılan eylemden dolayı hakkındaki iznin ...Kaymakamı tarafından verilmesi gerekirken Sağlık Bakanı tarafından verildiği, böylece yetkisiz merci tarafından verilmiş bulunan ve 4483 sayılı Kanunun 3/a maddesine aykırı olan ...gün ve ...sayılı kararın kaldırılmasına.” (Danıştay 2. Daire, E: 2000/1972 - K: 2000/2826).

 “İl Müdürlüğü personeli hakkında Vali'nin soruşturma izni vermeye yetkili olduğu... 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'un 3 üncü maddesinde, soruşturma izni verme yetkisine sahip merciler belirlenmiştir. Buna göre; anılan maddenin "b" bendinde; ilde ve merkez ilçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında valiler soruşturma izni verme yetkisine sahiptir. Ayrıca anılan Kanun'un 9 uncu maddesinde; yetkili merciin, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını cumhuriyet başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildireceği ve bu kararın türüne göre ilgilileri tarafından kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde itiraz edilebileceği; itirazlara ise, 3. maddenin "e", "f', "g" (Cumhurbaşkanınca verilen izin hariç) ve "h" bentlerinde sayılanlar için Danıştay İkinci Dairesinin, diğerleri için ise yetkili merciin yargı çevresinde bulunduğu bölge idare mahkemesinin bakacağı belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinden haklarında soruşturma izni verilmiş olan sanıkların (ölçü ayar memuru ve şube müdürü), İzmir Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünde görev yapmaları nedeniyle haklarında 4483 sayılı Kanun'un 3/b maddesi hükmü gereğince soruşturma izni verilmesi ya da verilmemesi konusundaki yetkinin İzmir Valisine ait ve dolayısıyla yapılacak itiraza bakmakla görevli yargı yerinin de anılan Kanun'un 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükmü uyarınca İzmir Bölge İdare Mahkemesi olduğu, açıklanan nedenlerle sanıklar tarafından yapılan itirazların kabulü ile yetkisiz olarak verilen ...gün ve ...sayılı Sanayi ve Ticaret Bakanı kararının kaldırılmasına ve haklarında İzmir Valisi tarafından işlem yapılmak üzere dosyanın yerine geri çevrilmesine.” (Danıştay İkinci Daire, 17.10.2000, E: 2000/2520 - K: 2000/3495).

 “Kaymakama ait olan soruşturma izni verme yetkisinin İçişleri Bakanınca kullanılamayacağı; ...ilçesi Belediye Başkan Yardımcısı ve Belediye Meclisi Üyesi ...'in üstüne atılan eylemi Belediye Başkan Yardımcılığı görevi sırasında Belediye Başkan Yardımcısı sıfatıyla işlediği ve hakkında anılan Kanunun 3. maddesinin ”h'' fıkrasına göre soruşturma izni verme yetkisinin İçişleri Bakanınca kullanıldığı, ancak 4483 sayılı Kanunun 3. maddesinin ''a'' fıkrası hükmü gereğince, soruşturma izni verilmesi ya da verilmemesi konusundaki yetkinin ...Kaymakamına ait ve dolayısıyla yapılacak itiraza bakmakla görevli yargı yerinin de bahsi geçen Kanunun 9/3 fıkrası uyarınca İstanbul Bölge İdare Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, yakınıcının itirazının kabulü ile sanıklar hakkında yetkisiz olarak verilen ...gün ve ...sayılı soruşturma izni verilmemesine ilişkin İçişleri Bakanı kararının kaldırılmasına, adı geçenlerin haklarında ...Kaymakamı tarafından işlem yapılmak üzere dosyanın yerine geri çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire, 22.9.2000, E: 2000/2720 - K: 2000/3238).

 “İlçe Vergi Dairesi Müdürü hakkında soruşturma iznini İlçe Kaymakamının vereceği ve itirazın bölge idare mahkemesine yapılacağı 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'un 3 üncü maddesinde, soruşturma izni verme yetkisine sahip merciiler belirlenmiştir. Buna göre; anılan maddenin ''a'' bendinde; İlçe’de görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında kaymakam soruşturma izni verme yetkisine sahiptir. Ayrıca anılan Kanun'un 9 uncu maddesinde; yetkili merciin, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını Cumhuriyet Başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildireceği ve bu kararın türüne göre ilgilileri tarafından kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde itiraz edilebileceği; itirazlara ise, 3 üncü maddenin ''e'', ''f'', ''g" (Cumhurbaşkanınca verilen izin hariç) ve ''h'' bentlerinde sayılanlar için Danıştay İkinci Dairesinin, diğerleri için ise yetkili merciin yargı çevresinde bulunduğu bölge idare mahkemesinin bakacağı belirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinden 4483 sayılı Kanun'un 3/a maddesi hükmü gereğince Manisa İli A. İlçesi Vergi Dairesi Müdürü ...hakkında A. Kaymakamı tarafından soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan itiraza bakmakla görevli yargı yerinin anılan Kanun'un 9 uncu maddesinin 3 üncü fıkrası hükmü uyarınca Manisa Bölge idare Mahkemesi olduğu sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın söz konusu itirazının incelenmeksizin reddine, dosyanın itiraza bakmakla görevli Manisa Bölge idare Mahkemesine gönderilmesi için yerine geri çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3271 - K: 2000/3759).

 “… İl daimi encümeni üyeleri hakkında, encümene vali yardımcısının başkanlık et­mesi durumunda, soruşturma izni verme yetkisinin üst memur konumunda olan Vali Yar­dımcısı hakkında izin vermeye yetkili olan Valiye ait olduğu … İl Özel idaresi Kanununun 136 ncı maddesi hükmüne göre; il daimi encümeni üyeleri, il ge­nel meclisi üyeleri arasından her dönem başı toplantısında gizli oyla seçilmekte, anılan Kanu­nun 141'inci maddesi hükmüne göre de; il daimi encümenine vali veya yerine görevlendireceği vali yardımcısı başkanlık etmektedir. İl daimi encümeninin görevleri de anılan Kanunun 144 üncü maddesinde belirtilmiştir. Böylece; il daimi encümeni, il genel meclisinden ayrı ve ondan bağımsız karar vermeye yetkili bir yönetsel organdır. Dolayısıyla il daimi encümeni üye­leri, il daimi encümeni toplantılarında, il genel meclisi üyesi sıfatıyla değil il daimi encümeni üyesi sıfatıyla görev yapmaktadırlar. Bu nedenle, 4483 sayılı Kanunun 3/h maddesinin il daimi encümeni üyelerini kapsamadığı açıktır. Bununla birlikte, ast memurun üst memur ile aynı fiile iştiraki halinde, iznin üst memurun bağlı olduğu merciden isteneceği hükmü uyarınca, il daimi encümeni üyeleri hakkında, encümene vali yardımcısının başkanlık etmesi durumunda, soruş­turma izni verme yetkisine sahip merciin, 4483 sayılı Kanunun 3/b maddesi hükmüne göre vali olması gerektiği. (Danıştay İkinci Daire, E: 2002/2032 - K: 2000/2928).

 “Bakanın İl ve İlçe memurları için Ön İnceleme Onayı veremeyeceği, ...soruşturma izni verilmesi veya verilmemesi yolundaki ka­rarın yetkili merci veya vekilleri yerine başka bir görevli tarafından verilmesi du­rumunda. Bunun itiraz mercilerini değiştireceği ve bu işlemin bakan adına yapıl­mış olduğu belirtilse bile geçersiz olduğu. (Antalya Bölge İdare Mahkemesi, E: 2003/203 - K: 2003/255).

 “Ön incelemecinin, sanığın leh ve aleyhindeki bütün bilgi ve belgeleri toplaması ve sanığın ifadesini alması gerektiği. (Danıştay 2. Daire E: 2000/1687 - K: 2000/2481).

 “Zamanaşımı varsa, verilen soruşturma izninin kaldırılacağı; Bayındırlık ve İskan il Müdürü hakkında Vali'nin soruşturma izni vereceği;… sanık vali'nin üzerine atılan eylem TCK'nın 230 uncu maddesine ilişkin olup 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezasını gerektireceği, buna göre eylemin tabi olacağı zamanaşımı süresinin TCK’nın 102 nci maddesinin 4 üncü bendi uyarınca beş yıl olduğu, hakkında soruşturma izni verilen vali'nin görevinin 01.11.1995 tarihinde sona erdiği göz önünde bulundurulduğunda, görevin sona erdiği tarihten bugüne kadar zamanaşımını kesen bir neden olmaksızın beş yıldan fazla süre geçtiği anlaşıldığından, adı geçen tarafından yapılan itirazın kabulü ile ...gün ve ...sayılı kararın sanık Vali'ye ilişkin kısmının kaldırılmasına, 2 nci maddeden, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'un 5 inci maddesinde; ''izin vermeye yetkili merciin, bu Kanun kapsamına giren bir suç işlendiğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde inceleme başlatacağı, izin vermeye yetkili merciler başlıklı 3 üncü maddesinin b bendinde ise; ''ilde ve merkez ilçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında soruşturma iznini valinin vereceği'' hüküm altına alınmıştır. Soruşturma dosyasının incelenmesinden, Muğla Bayındırlık ve İskan İl Müdürü olarak görev yapan ...hakkında anılan yasa'nın ilgili maddeleri uyarınca ön inceleme ve soruşturma izni vermeye yetkili merci Vali olduğu halde içişleri Bakanınca verildiği anlaşıldığından, yapılan itirazın bu gerekçe ile kabulüne ve ...gün ve ...sayılı kararın kaldırılmasına (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3063 - K: 2000/3890).

 “Ön inceleme emri verilip, ön inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisi hakkında, soruşturma izni kararının verilmesinin zorunlu olduğu; … Mülkiyeti Belediyeye ait işyerlerini 2886 sayılı Devlet ihale Kanunu hükümlerine aykırı olarak kiraya vermek eyleminden dolayı haklarında ön inceleme yapılmasına karar verilen sanık ...hakkında görüş getirildiği halde, ...Bakanı tarafından soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine dair karar verilmediği anlaşıldığından, adı geçen hakkında ek bir karar verilmesi, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması. (Danıştay 2. Daire, E: 2000/2034 - K: 2000/3017).

 “Bölge idare mahkemesince 4483 sayılı Kanuna göre verilmiş olan kararların, Danıştay'ca ikinci aşamada tekrar incelenme imkanı olmadığı;… 4483 sayılı Kanunun izin vermeye yetkili merciler başlığını taşıyan 3 üncü maddesinin (b) fıkrasında, ilde ve merkez ilçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında soruşturma izni yetkisinin görev yaptıkları ilin valisi tarafından kullanılacağı, bu fıkraya göre vali tarafından verilen kararın, aynı kanunun 9 uncu maddesine göre yetkili Bölge idare Mahkemesinde itiraz konusu yapılacağı ve mahkemece verilen kararların da kesin olduğu hükme bağlanmıştır. ... Mahalli İdareler Müdürü ve Kömür Tevzi Bürosu Amiri olarak görev yapan ...ile aynı yerde Mutemet olarak görev yapan ...hakkında üstlerine atılan eylemlerden dolayı ...Valisi tarafından soruşturma izni verilmemesi üzerine adı geçen yakınıcının Trabzon Bölge idare Mahkemesine itirazda bulunduğu ve Mahkemece yetkili merci kararı onanarak yakınıcı itirazının reddine dair karar verildiği anlaşılmaktadır. 4483 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinin 3 üncü fıkrasında, itirazları inceleme yetkisinin memurun hukuki statüsüne göre Danıştay 2. Dairesi ile Bölge idare Mahkemelerine verildiği ve verilen kararların da kesin olduğu belirtildiğinden, bu kararları temyizen ya da ikinci derecede inceleme olanağı bulunmamaktadır. (Danıştay İkinci Daire, 3.7.2000, E: 2000/2121 - K: 2000/3066).

 “Sanığın suçunun 4483 sayılı Kanuna göre soruşturulabilmesi için görevi sebebiyle işlenmiş olmasının gerektiği: … 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 2 enci maddesinin 1 inci fıkrasında; Bu kanunun Devletin ve diğer kamu tüzel kişilerinin genel idare esaslarına göre yürüttükleri kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevleri ifa eden memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle işledikleri suçlar hakkında uygulanacağı hükme bağlanmış olup, Belediye Başkanı ...'nun üstüne atılan ''3213 sayılı Maden Kanununun 6. ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 28. maddelerine aykırı olarak, Karamanlı ilçesi, Ağılkaya Mevkiinde yakınıcı ...'e ait 5863 sayılı ön işletme ruhsatlı mermer sahasını, şirket kurup ortak yapacağı yolundaki gerçeğe aykırı gerekçelerle devir alıp resmi sıfatını gizlemek suretiyle kendi adına işletme ruhsatı aldıktan sonra, bazı bölümlerini ...San. Ltd. Şti'ne kiraya vererek haksız kazanç sağlamak eyleminin Belediye Başkanlığı görevi nedeniyle işlenmiş bir suç niteliğinde olmadığı dolayısıyla bu kanun kapsamında bulunmadığı anlaşıldığından, vekili Av. AC'ın itirazının kabulü ile içişleri Bakanının 10.5.2000 gün ve ..sayılı soruşturma izni verilmesine ilişkin kararının kaldırılmasına, genel hükümlere göre işlem yapılmak üzere dosyanın bu maddeye ilişkin kısmının tefrik edilerek yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine. (Danıştay 2. Daire, E: 2000/2514 - K: 2000/3302).

 “… Bakanla­rın merkez, il ve ilçe memurlarının tamamı hakkında 4483 sayılı Kanuna göre, in­celeme, ön inceleme yaptırmaya, müfettiş görevlendirmeye, her türlü idari ve hu­kuki tedbiri almaya, disiplin cezası uygulamaya yetkili oldukları, ancak, anılan ya­sanın 3 üncü maddesinde kendi yetkisinde belirlenmiş olanlar dışındaki il ve ilçe perso­neli hakkında soruşturma izni veremeyecekleri, bu memurlar hakkında ön incele­me yaptırmış iseler raporun bir yazı ekinde ilgili kaymakam ve valiye gönderilme­si gerektiği, aksi takdirde kararın, Danıştay’ca bozulacağı. (Danıştay İkinci Dairesi, 24.01.2000).

 “Ön inceleme raporunun dosyada bulunması gerektiği; … Adı geçen görevliler hakkında 4483 sayılı Memurlar ve Diğer .Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanuna göre düzenlenmiş olan ön inceleme raporunun dosyada mevcut olmadığı anlaşıldığından eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine (...Bakanlığına) geri... çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/2710 - K: 2000/3143).

 “İtiraz süresini adli tatilin kesmeyeceği; … Kilis İli, … İlçesi Belediye Başkanı hakkında soruşturma izni verilmemesine ilişkin ... gün ve ... sayılı yetkili merci kararı Kilis Cumhuriyet Başsavcılığına 19.7.2000 tarihinde tebliğ edildiği halde, sözü edilen karara adı geçen Cumhuriyet Başsavcılığınca, 4483 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinde öngörülen 10 günlük itiraz süresi dolduktan sonra (adli tatil için­de) 2.8.2000 tarihinde itiraz edildiğinden, anılan kararın kesinleştiği.(Danıştay Birinci Daire, E: 2000/2712 - K, 2000/3145).

 “İddialar somut ve iddiada, olay, yer belirtiliyorsa, yetkili merci tarafından 4483 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca talebin işleme konulmaması durumunda, bu hususun 4483 sayılı Kanuna göre yetkili yargı yerine itiraz konusu edilebileceği; ... 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinde; Cumhuriyet başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler. Diğer makam ve memurlarla kamu görevlileri de bu kanun kapsamına giren bir suç işlendiğini ihbar, şikayet, bilgi, belge veya bulgulara dayanarak öğrendiklerinde durumu izin vermeye yetkili mercie iletirler. Bu Kanuna göre memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar veya şikayetlerde kişi ve / veya olay belirtilmesi zorunludur.

Yukarıdaki fıkraya aykırı bulunan ihbar ve şikayetler, Cumhuriyet başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmaz ve durumu ihbar veya şikayette bulunana bildirilir hükmü yer almıştır.Aynı Kanunun 5 inci maddesinde, izin vermeye yetkili merciin, bu Kanun kapsamına giren suç işlendiğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde bir ön inceleme başlatacağı, ön incelemenin, izin vermeye yetkili merci tarafından bizzat yapılabileceği gibi, görevlendirebileceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkında inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görevlilerinden biri veya birkaçı eliyle yaptırılabileceği düzenlenmiştir.

Olayda ise, ''Türkiye Tütüncüler Bankası Yaşarbank A.Ş'nin hisselerinin Tasarruf Mevduatı, Sigorta Fonuna devrolunmasına sebebiyet veren olaylarda, Bankalar Kanununa göre bu bankaları denetlemekle görevli Hazine Müsteşarlığı deneticilerinin de ihmal ve suiistimallerinin bulunduğu'' iddiası ile sözü edilen Hazine Müsteşarlığında görevli Banka Denetmenleri Hakkında verilen şikayet dilekçesi üzerine Hazine Müsteşarlığından sorumlu Devlet Bakanınca, iddiaların soyut ve genel nitelikte olduğu gerekçesi ile 4483 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinden bahisle şikayetin işleme konulmadığı, şikayette bulunana bildirildiği anlaşılmıştır. … Adı geçen Bankanın hangi denetmenlerce denetlendiği açık olup, şikayet dilekçesinin kanunun 4 üncü maddesinde aranılan nitelikleri taşıdığı, şikayetin somut olduğu, olay ve yer belirtildiği anlaşıldığından, Devlet Bakanlığınca Hazine Müsteşarlığı Denetmenleri hakkında üstlerine atılan eylemleri ile ilgili olarak Ankara C. Başsavcılığına 4483 sayılı yasaya göre işlem yapılamayacağını bildiren 2.6.2000 tarih ve 45011 sayılı yazıya karşı Ankara C. Savcılığının yaptığı itirazın kabulüne, 4483 sayılı yasa uyarınca yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, ön inceleme raporu düzenlenmesi ve yetkili merci tarafından soruşturma izni verilmesi veya verilmemesine ilişkin bir karar verilmesi ve gerekli tebligatların yapılması için dosyanın yerine geri çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire 28.9.2000, E: 2000/2897 - K: 2000/3293).

 “MMHK ve 4483 sayılı Kanuna göre işlemleri başlatma hususunda yetkili amirin takdir yetkisi bulunduğu; Şikayetçi, cumhuriyet savcılığına verdiği dilekçesinde, ticari faaliyetle uğraşan ...Denizcilik Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketinin vergi cezası kesilmesini gerektiren eylemlerinin bulunduğunu ...Bakanlığına ihbar ettiğini, adı geçen şirket hakkında inceleme yapmak üzere görevlendirilen Başkontrolör …'in yanlı davranarak incelemeyi yürüttüğünü ileri sürmesine rağmen ...Genel Müdürü ...'nin 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun hükümlerine göre işlemleri başlatmadığını iddia etmekte ise de, bu işlemlerin başlatılıp başlatılmaması konusunda yetkili amirin takdir yetkisinin bulunduğu, esasen böyle bir konunun adı geçen Genel Müdürün onayına da sunulmadığı anlaşıldığından, itirazın reddi ile dosyanın ...Bakanlığına gönderilmesine. (Danıştay İkinci Daire, 2.11.2000, E: 2000/3105 - K: 2000/3691).

 “Soruşturma sırasında izin verilen konudan tamamen farklı nitelikte bir fiil ortaya çıkmasına rağmen, yeniden ön inceleme emri alınmaksızın ön inceleme yapılmasının, 4483 sayılı Kanunun 8 inci maddenin 2 nci fıkrasına aykırılık oluşturduğu; … Yakınıcının 14.4.2000 havale tarihli dilekçesinin, Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ...gün ve Hazırlık No:..., Karar No:...sayılı yetkisizlik kararı ile gereğinin takdiren ifası için yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da ...gün ve ...sayılı yazı ile söz konusu dilekçe ve eklerini 4483 sayılı Kanun uyarınca işlem yapılması amacıyla içişleri Bakanlığı'na ilettiği, içişleri Bakanlığı'nın ...gün ve ...sayılı yazısı ile de; ''yakınıcı Av. ...'ın belediye'ye karşı yürüttüğü tam yargı davalarının müvekkilleri Lehine sonuçlanması üzerine müvekkillerini tehdit etmek suretiyle adı geçenin mağduriyetine neden olmak'' suçundan dolayı İstanbul ili ...içesi Belediye Başkanı ...hakkında ön inceleme emri verildiği, söz konusu emre dayalı olarak da Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın ...gün ve ...sayılı yazısı ile Mülkiye Müfettişi ...'in muhakkik olarak görevlendirildiği ancak adı geçen müfettişin soruşturma sırasında izin verilen konudan tamamen farklı nitelikte bir fiil ortaya çıkmasına rağmen, yeniden ön inceleme emri almaksızın bu konu ile ilgili olarak soruşturma yapıp ...gün ve ... sayılı ön inceleme raporunu düzenlediği ve bu durumun 4483 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinin 2 nci fıkrası hükmüne aykırılık teşkil ettiği, ayrıca ön inceleme emrinde belirtilen konu ile ilgili olarak da soruşturma dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin sanıklar ...hakkında ceza kovuşturmasını gerektirecek yeterlilikte de olmadığı anlaşıldığından, itirazların kabulü ile içişleri Bakanı tarafından adı geçenler hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin ...gün ve ...sayılı kararın kaldırılmasına. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3170, K: 2000/4084).

 “Büyükşehir belediyesi müfettişi hakkında soruşturma izni ve ön inceleme yaptırma yetkisinin Vali'ye ait olduğu ve itiraza bölge idare mahkemesinin bakacağı Hakkında soruşturma izni istenen ... Büyükşehir Belediyesi Müfettişi ...'ın İl memur olduğu ve 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 3/b maddesi uyarınca hakkında soruşturma izni verme yetkisinin, 5/1 maddesi uyarınca ön inceleme başlatma yetkisinin, 6/2 nci maddesi uyarınca da soruşturma izni verilmesi ya da verilmemesine karar verme yetkisinin Vali tarafından kullanılacağı, aynı Kanunun 9 uncu maddesine göre söz konusu karara karşı yapılacak itiraza ise yetkili merciin yargı çevresinde bulunduğu bölge idare mahkemesinin bakacağı anlaşıldığından, yakınıcı itirazının incelenmeksizin reddine, dosyanın İzmir Bölge idare Mahkemesine iletilmek üzere İzmir Valiliğine gönderilmesine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3175 - K: 2000/3702).

 “Zamanaşımı varsa soruşturma izni verilmeyeceği Hakkında soruşturma izni istenen ...'in üstüne atılan eylemin TCK’nın 228 inci maddesine ilişkin olup, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasını gerektireceği, buna göre tabi olduğu zamanaşımı süresinin TCK’nın 102/4 üncü maddesi uyarınca 5 yıl olduğu, eylemin işlendiği 10.5.1993 tarihinden bugüne kadar zamanaşımını kesen bir neden olmaksızın 5 yıldan fazla süre geçtiği anlaşıldığından, soruşturma izni verilmemesine ilişkin olarak Millî Eğitim Bakanınca verilen ...gün ve ...sayılı karara karşı yapılan itirazın reddine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3195 - K: 2000/3898).

 “İhbarcının soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara itiraz hakkının olmadığı 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanu­nun itiraz hakkını düzenleyen 9 uncu maddesinde, yetkili merciin soruşturma izni verilmesine ilişkin kararına karşı hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisinin, soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararına karşı ise Cumhuriyet Başsavcılığı veya şikayetçinin, kendilerine tebliğinden itibaren 10 gün içinde itiraz edebilecekleri belirtilmiş olup, anılan Yasada ihbarda bulunanın da itirazda bulunabileceği hususunda herhangi bir dü­zenlemeye yer verilmediği anlaşıldığından, ihbarda bulunan ...'in itirazının incelenmeksizin reddine. (Danıştay Birinci Daire, E: 2000/3235 - K: 2001/20).

 “Sanıkların ifadelerinin alınarak ön inceleme raporu düzenlenmesi ve soruşturma izni kararı verilmesi gerektiği 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 6 ncı maddesine göre, hakkında Ön inceleme yapılanların ifadelerinin alınmasından ve gerekli bilgi ve belgelerin toplanılmasından sonra Ön inceleme raporu düzenlenmesi zorunlu olduğu halde haklarında soruşturma izni istenenler ...ile ...'ın ifadeleri alınmadan Ön inceleme raporu düzenlendiği anlaşıldığından, yakınıcı vekilinin itirazının kabulü ile soruşturma izni verilmemesine ilişkin ...gün ve ...sayılı Millî Eğitim Bakanı kararının usul yönünden kaldırılmasına, belirtilen eksiklikler tamamlandıktan sonra Ön inceleme raporu düzenlenmesi, yeniden karar verilmesi, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması, alınacak günlü ve imzalı alındı belgeleri ile itiraz edilmesi halinde dilekçelerin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine geri çevrilmesine.(Danıştay İkinci Daire, 21.11.2000, E: 2000/3376 - K: 2000/3906).

 “Suçun oluşmaması halinde soruşturma izni verilmeyeceği .. Hakkında soruşturma izni verilen ...Belediye Başkanı ...'ün itiraz dilekçesi ekinde sunduğu 15.9.2000 günlü ve 2000-9 sayılı yazıdan ihale kararının onaylanmadığı, dolayısıyla suçun oluşmadığı anlaşıldığından itirazların kabulü ile İçişleri Bakanının adı geçenler hakkında soruşturma izni verilmesine ilişkin ...gün ve ...sayılı kararının kaldırılmasına. (Danıştay İkinci Daire, 25.01.2001, E: 2000/3679 - K: 2001/245).

 “İl jandarma komutanı hakkında soruşturma iznini Valinin vereceği ve bu karara itirazın bölge idare mahkemesine yapılacağı... 4483 sayılı Kanunun izin vermeye yetkili merciler başlığını taşıyan 3 üncü maddenin (b) fıkrasında, ilde ve merkez ilçede görevli memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında soruşturma izni yetkisinin görev yaptıkları ilin valisi tarafından kullanılacağı, bu fıkraya göre verilen kararların da anılan Kanunun 9. maddesi uyarınca yetkili merciin yargı çevresinde bulunan bölge idare mahkemelerinde itiraz konusu edileceği hükme bağlanmıştır. Dosyanın incelenmesinden, ... İl Jandarma Komutanı ...’ın hakkında anılan kanunun 3 (b) maddesi gereğince vali tarafından karar verildiği ve bu karara itirazın ise Bursa Bölge idare Mahkemesine yapılması gerekirken Dairemize yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle hakkında soruşturma izni verilen sanık İl Jandarma Komutanının itirazının incelenmeksizin reddine.(Danıştay İkinci Daire, 13.11.2000, E: 2000/3398, K: 2000/3834).

 “Ön inceleme yapılan suç konularının bazıları hakkında eksik karar verilmesi durumunda, dosyanın yetkili mercie bu hususu tamamlatmak üzere iade edileceği … Yetkili merciin soruşturma izni verilmesine ilişkin kararının ilgili memur veya kamu görevlisine tebliğ edilmesi gerektiği halde, soruşturma dosyasının incelenmesinden hakkında soruşturma izni verilen ...'e söz konusu kararın tebliğ edilmediği, 2. maddeden ''diğer müdürlük kadrolarına usulsüz atamalar yapılması ve geçici işçi statüsünde çalışan ...'e el altından yetki verilmesi, 4 üncü maddeden ''çıkarılan işçilerin açtıkları tazminat davaları sonucunda belediyeyi tazminat ödemek zorunda bırakmak'', 6 ncı maddeden ''Tasarruf teşvik fonu, vergi ve sigorta payı ödemeleri ile işçi ve memur maaş ödemeleri'' konularında karar verilmediği anlaşıldığından, anılan eksiklerin giderilerek tekrar gönderilmek üzere dosyanın yerine geri çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire, 14.12.2000, E: 2000/3459 - K: 2000/4196).

 “Genel Müdür hakkında maiyetinde görevli müfettişler tarafından ön inceleme yapılamayacağı… 4483 sayılı Kanunun 5 inci maddesinde; ön incelemenin, izin vermeye yetkili merci tarafından bizzat yapılabileceği gibi görevlendireceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkında inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görevlilerinden biri veya birkaçı eliyle de yaptırabileceği belirtilmektedir. Dosyanın incelenmesinden; ...Bankası A.Ş. Genel Müdürleri ve diğerleri hakkındaki ön incelemenin Genel Müdürün üstü konumunda olmayan ve maiyetinde görevli ...Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulunca yapıldığı anlaşıldığından yukarıda belirtilen madde hükmüne aykırılık teşkil etmektedir. Açıklanan bu nedenle ... gün ve ... sayılı yetkili merci kararının kaldırılmasına, soruşturma izni istenen Genel Müdürler ve diğerleri hakkında Başbakanlık Müfettişleri tarafından ön inceleme yapılmasından sonra yeniden karar verilmesine, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması, alınacak günlü ve imzalı alındı belgeleri ile itiraz edilmesi halinde dilekçelerin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine geri çevrilmesine.(Danıştay İkinci Daire, 6.12.2000, E: 2000/3486 - K: 2000/4072).

 “Sanığın eyleminden dolayı MMHK uyarınca daha önce karar verildiğinden aynı eylemden dolayı 4483 sayılı Kanuna göre yeniden ön inceleme yapılıp soruşturma izni verilemeyeceğiSanığın işlediği ileri sürülen eylem hakkında daha önce yürürlükte bulunan Memurin Muhakematı Hakkında Kanun uyarınca soruşturma yapılıp, fezleke düzenlendiği ve İl Yönetim Kurulunca karar verildiği, anılan kararın dosyası ile birlikte Dairemize gönderilmesi üzerine de esastan incelenerek 23.01.2000 gün ve E: 2000/2358, K: 2001/210 sayılı karar ile hükme bağlandığı, bilahare aynı eylemden halen yürürlükte olan 4483 sayılı Memurların ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun uyarınca inceleme yaptırılıp, Yetkili Mercii tarafından soruşturma izni verildiği anlaşılmakla, aynı suçtan mükerrer yargılama yapılamayacağından, adı geçenin itirazının kabulü ile içişleri Bakanı tarafından soruşturma izni verilmesine ilişkin ...gün ve ...sayılı kararın kaldırılmasına.(Danıştay İkinci Daire, 23.01.2001, E: 2000/3599, K: 2001/213).

 “…4483 sayılı Kanunun 5 inci maddesinde, soruşturma izni vermeye yetkili merciin bu Ka­nun kapsamına giren bir suç işlendiğini öğrendiğinde bir ön inceleme başlatacağı, ön ince­lemenin izin vermeye yetkili merci tarafından bizzat yapılabileceği gibi, görevlendireceği bir veya birkaç görevlilerinden biri veya birkaçı eliyle yaptırılabileceği hüküm altına alınmış bulunmaktadır. Buna göre, yetkili merciin emir vererek inceleme yaptırması durumunda, bu emirde inceleme yapılacak olay (suç konusu eylem) ile, memurlar veya diğer kamu görevlilerinin ismen belirtilerek buna göre inceleme yaptırılması gerekmektedir. Soruşturma dosyasının incelenmesinden, yetkili merci tarafından verilen 02.07.2001 gün ve 02/340 sayılı inceleme emrinde N.K. dışında kalan diğer sanıklar için üzerine atılı bulunan suç konularında inceleme elemanının ön inceleme yapmakla görevlendirildiği, sanık N.K. hakkında bir inceleme emri olmamasına rağmen, itiraza konu 02.08.2001 gün ve 9 sayılı yetkili merci kararıyla adı geçen sanık hakkında da 1 inci maddeden soruşturma izni verildiği anlaşıldığından, bu usul eksikliğinin giderilebilmesi ve yetkili merci tarafından sanık N.K. hakkında 1 inci maddeden üzerine atılı bulunan suçlama konusunda da inceleme elemanına inceleme emri verilmesi için dosyanın Sungurlu Kaymakamlığına iadesine (Kırıkkale Bölge İdare Mahkemesi, E: 2001/148 – K:2001).

 “Suç konusu ile ilgili bilgi ve belgeler yeterince toplanmadan ön inceleme raporu düzenlenemeyeceği ve bu konuda alınan kararın geçersiz olacağı …Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin suç işlediklerinin ihbar ya da şikayet konusu yapılması halinde 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 5 inci maddesine göre izin vermeye yetkili merciin bir ön inceleme başlatacağı, bu incelemeyi kendisi bizzat yapabileceği gibi, görevlendireceği bir veya birkaç denetim elemanı veya hakkında inceleme yapılanın üstü konumundaki memur ve kamu görevlilerinden biri veya birkaçı eliyle de yaptırabileceği; 6 ncı maddeye göre, haklarında Ön inceleme yapılan memur veya kamu görevlisinin ifadesini de almak suretiyle, gerekli bilgi ve belgeleri toplayıp görüşlerini içeren bir ön inceleme raporu düzenleneceği ve yetkili merci tarafından bir karar verileceği; aynı kanunun 9 uncu maddesine göre de yetkili merciin soruşturma izni verilmesi veya verilmemesi yönündeki kararının Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildirileceği, soruşturma izni verilmesine ilişkin karara karşı hakkında inceleme yapılan memur ve diğer kamu görevlisinin, soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara ise yetkili Cumhuriyet Başsavcılığının veya şikayetçinin ilgilerine göre Bölge idare Mahkemesinde ya da Danıştay İkinci Dairesinde itirazda bulunabilecekleri hükme bağlanmıştır. Dosyanın incelenmesinden, ön incelemeyi yapmakla görevlendirilen soruşturmacının sanıkların ifadelerini almaksızın ve konuyla i1gili diğer bilgi ve belgeleri yeterince toplamadan ön inceleme raporu düzenlediği anlaşıldığından, yakınıcının itirazının kabulü ile Devlet Bakanı'nın sanıklar hakkında soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararının kaldırılmasına, Yetkili Merci tarafından 4483 sayılı Kanunun 5/2 nci maddesine uygun bir soruşturmacı görevlendirilmesi ve sanıkların ifadelerine başvurmak suretiyle yeniden bir ön inceleme yaptırılması, soruşturmacı tarafından rapor düzenlenmesi ve yetkili merci tarafından sanıklar hakkında soruşturma izni verilmesine ya da verilmemesine ilişkin bir karar verilmesi, gerekli tebligatların yapılması ve itiraz edilmesi halinde dilekçelerin eklenerek gönderilmesi için dosyanın yerine çevrilmesine. (Danıştay İkinci Daire, 01.02.2001, E: 2001/146 - K: 2001/286).

 “…KİT Genel Müdürü, Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkın­da Bakanın soruşturma izni vereceği. (Danıştay İkinci Daire, E: 2001/94, K: 2001/533).

 “…Muhakkik olarak görevlendirildiği, 01.12.2001 tarihinde memur eylemine katılan personel hakkındaki disiplin soruşturmasını aradan uzun bir zaman geçmesine ve 30.04.2002 tarihinde ikaz edilmesine rağmen sonuçlandırmamak…2001 yılı Hizmet İçi Eğitim ve Sınav Yürütme Komisyonu Başkanı olarak, personele yaptırılan çalışmalar ve sınav hakkında il müdürlüğüne bilgi vermemek. Geçici görevle Amasya iline giderken, kuruluş mührünü müdür yardımcısına teslim etmemek. Kırşehir İl Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından gönderilen 29.03.2002 gün ve 660 sayılı, 30.04.2002 tarih ve 907 sayılı, 07.11.2001 gün ve 1984 sayılı, 30.04.2002 gün ve 906 sayılı yazılara cevap vermemek. Soruşturma dosyasının incelenmesinden; sanık E. Ö. nün 1 inci maddeden üzerine atılı bulunan suçla ilgili olarak, disiplin soruşturması yapmak üzere 08.01.2001 tarihinde tebliğ edilen yazı ile görevlendirildiği, aradan uzunca bir zaman geçmesine ve 30.04.2002 tarihli yazıyla soruşturmayı bitirerek ilgili evrakı teslim etmesinin istenilmesine rağmen, söz ko­nusu soruşturmayı tamamlamadığı, dosyada mevcut sanık ifadesi, görevlendirme ve ikaz yazıları ile diğer bilgi ve belgelerden anlaşıldığından, 1 inci maddeden yerinde görülmeyen sanık itirazının reddi ile, söz konusu maddeden soruşturma izni verilmesi yolundaki yetkili makam kararının yöntem ve yasaya uygun bir kısmının onanmasına. Sanığın diğer mad­delerden üzerine atılan suçlama konularına gelince; ileri sürülen iddiaların gerçekleşmesi durumunda TCK' ya göre suç teşkil etmeyip, disiplin hukuku yönünden soruşturmayı gerektirir nitelikte fiil oldukları anlaşıldığından, sanık itirazının 2., 3., 4. maddelere yönelik olarak kabulüyle, bu maddelerden soruşturma izni verilmesi yolundaki yetkili makam kararının hukuka aykırı olan bu kısmı bozularak, bahse konu bu maddelerle ilgili olarak 4483 sayılı Kanuna göre karar verilmesine yer olmadığına, dosyanın 1 inci maddeden işlem görmek üzere aynı Kanunun 11. maddesi uyarınca yetkili ve görevli Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine 28.06.2002 gününde oybirliği ile karar verildi (Kırıkkale Bölge İdare Mahkemesi, E: 2002/72 – K: 2002/73).

 Denetimlerden geçerek kesinleşmiş soruşturmalar bakımından 4483 sayılı Kanuna göre yeniden ön inceleme raporu hazırlayıp, bu rapora dayalı olarak yetkili mercii tarafından daha önce verilmiş kararlarla ceza yargılamasına başlanmış konularda yeniden ve aksi yönde karar verilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı hakkında. (Danıştay 1. Daire, E:2004/849, K:2005/653, T:12./05/2005, DD: S:111, s.26)

İddia edilen suçlar somut olaylara dayanıyorsa yetkili makamca soruşturma yaptırarak izin vermesi veya izin vermemesi için dosyanın geri çevrilmesi gerektiği hk.

KARAR


…….. Valiliğinden 5.4.2004 gün ve 2-524 sayılı yazı ile gönderilen dosya ve Yetkili Merci tarafından verilen 28.2.2004 gün ve B050MAH0071003/İNS.03.20.3010 sayılı karar 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca itiraz eden yönünden incelenerek gereği görüşüldü:

4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinde; "Cumhuriyet Başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi bir ihbar ve şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tesbitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar ve şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler.

Diğer makam ve memurlarla kamu görevlileri de bu Kanun kapsamına giren bir suç işlendiğini ihbar, şikayet, bilgi, belge veya bulgulara dayanarak öğrendiklerinde durumu izin vermeye yetkili mercie iletirler.

Bu Kanuna göre memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar ve şikayetlerde kişi ve/veya olay belirtilmesi zorunludur.

Yukarıdaki fıkraya aykırı bulunan ihbar ve şikayetler, Cumhuriyet Başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmaz ve durumu ihbar ve şikayette bulunana bildirilir. "hükmü yer almıştır.

Aynı Kanunun 5 inci maddesinde, izin vermeye yetkili merciin, bu kanun kapsamına giren suç işlendiğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde bir ön inceleme başlatacağı düzenlenmiştir.

Olayda ise, yakınıcı ?'ı tehdit etmek ve adı geçene hakaret etmek iddiaları ile verilen şikayet dilekçesi üzerine İçişleri Bakanınca 4483 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinden bahisle ihbar ve şikayetin işleme konulmadığı ve Denizli Cumhuriyet Başsavcılığına bildirildiği anlaşılmıştır.

Sözkonusu şikayet dilekçesindeki iddialar açık olup, şikayet dilekçesinin Kanunun 4 üncü maddesinde aranılan nitelikleri taşıdığı, şikayetin somut olduğu, olay ve yer belirtildiği anlaşıldığından, İçişleri Bakanı tarafından ihbar ve şikayetin işleme konulmamasına ilişkin olarak verilen 28.2.2004 gün ve B050MAH0071003/ İNS.03.20.3010 sayılı karara karşı ? Cumhuriyet Başsavcısı tarafından yapılan itirazın kabulüne, sözkonusu kararın kaldırılmasına.

4483 sayılı Kanun uyarınca yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, ön inceleme raporu düzenlenmesi ve yetkili merci tarafından soruşturma izni verilmesi veya verilmemesine ilişkin bir karar verilmesi ve gerekli tebligatın yapılması için dosyanın İçişleri Bakanlığına, kararın bir örneğinin bilgi için Denizli Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine 7.5.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi. D.2.D. K:2004/408 E:2004/309

Kişi ve/veya somut olay belirtilmesi halinde, izin vermeye yetkili merciin ön inceleme başlatmasının zorunlu olduğu hk.

4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında; bu Kanuna göre memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması gerektiği, ihbar veya şikayetlerde kişi ve/veya olay belirtilmesinin zorunlu olduğu, bu hükme aykırı bulunan ihbar ve şikayetlerin, Cumhuriyet başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmayacağı ve durumun ihbar veya şikayette bulunana bildirileceği, aynı Kanunun 5 inci maddesinde ise izin vermeye yetkili merciin, bu Kanun kapsamına giren bir suç işlendiğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde bir ön inceleme başlatacağı hükme bağlanmıştır.

Yukarıdaki hükümler uyarınca, memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerde kişi ve/veya somut olay belirtilmesi halinde izin vermeye yetkili merciin ön inceleme başlatması zorunludur.

Olayda, şikayet dilekçesinde yakınıcının belli, yakınma konusu eylemin somut olduğu, kişi ve olay belirtildiği anlaşıldığından, 4483 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen hükümleri uyarınca; yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, bu emre dayalı olarak ön inceleme raporu düzenlenmesi ve yetkili merci tarafından sözkonusu ön inceleme raporu da gözönünde bulundurulmak suretiyle soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin bir kararın tesis edilmesi, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması, tesis edilen karara karşı itirazda bulunulması durumunda yazılı bildirimlere ilişkin günlü ve imzalı bildirim alındıları ile itiraz dilekçelerinin de eklenerek dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekli görüldüğünden, itirazın kabulü ile İçişleri Bakanı tarafından şikayetin işleme konulmamasına ilişkin olarak verilen 6.5.2004 gün ve B050MAH0071003/İNS: 04.27.2 sayılı kararın kaldırılmasına, dosyanın İçişleri Bakanlığına, kararın bir örneğinin şikayetçiye gönderilmesine 17.9.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. D.1.D. K:2004/178 E:2004/152

 Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulunu yönetmek ve müfettiş raporlarını değerlendirmek konularında görevli ve yetkili kılınan Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanının, ...'in şikayet dilekçesinde Bakanlık Teftiş Kurulu yöneticisi olarak belirttiği sorumlulardan olduğu kuşkusuzdur. şikayet konusu hakkında yapılan ön incelemeye Teftiş Kurulu Başkanının da dahil edilmesi, dolayısıyla yapılacak ön incelemede Başkanın da yer alacağı göz önünde bulundurularak, bu ön incelemenin Sağlık Bakanınca yapılması gerekmektedir. (Danıştay 1. Daire. E:2005/663, K:2005/1026)

Hastalığı nedeniyle ifadesi alınmadan hakkında soruşturma izni verilen kişinin eşinin itirazının kabu­lü ile yetkili merci kararının kamu düzeni açısından kaldırılması hk.

İçişleri Bakanlığından 2.1.2003 gün ve ll sayılı yazı ite gönderilen dosya ve Yetkili Merci tarafından verilen 4,1.2002 gün ve Kont.Bşk.2002/560 sayılı karar 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 9 uncu maddesi; uyarınca incelenerek gereği görüşüldü:

4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 9 uncu maddesinde; yetkili merciin, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını Cumhuriyet Başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildireceği ve bu kararın türüne göre ilgilileri tarafından 10 gün içerisinde itiraz edilebileceği; 6 ncı maddesinde ise hakkında inceleme yapılan memurun ifadesinin alınması gerektiği hükme bağlanmıştır.

Anılan yasa hükmüne göre hakkında soruşturma izni verilen ...'in yerine eşi ...'in itiraz hakkı bulunmamakta ise de;

Dosyanın incelenmesinden ...'in trafik kazası geçirerek 10.12.2001 tarihinde ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroşirurji Anabilim Dalında tedavi altına alındığı, 28.12.2001 günlü ve 2036 sayılı raporda ağır kafa travması nedeniyle bilincinin kapalı olduğu ve bu nedenle sözlü ya da yazılı ifade verebilmesinin tıbben mümkün bulunmadığının belirtilmesine karşın, ifadesine başvurulmadan soruşturmacı tarafından soruşturmanın tamamlandığı ve Yetkili Merci tarafından soruşturma izni verildiği, ancak bu kararın da adıgeçene hastalığı nedeniyle tebliğ edilemeyerek eşine tebliğ edildiği ve eşi tarafından da süresi içerisinde Dairemize itirazda bulunulduğu anlaşılmıştır.

Ağır kafa travması nedeniyle bilincinin kapalı olduğuna ilişkin hakkında rapor bulunan adı geçenin fiil ehliyetinin de bulunmadığı açıktır. Bu nedenle anılan hakkında soruşturma yapılabilmesi Medeni Kanun uyarınca fiil ehliyetini kaybedenler hakkında yapılması gerekli işlemlerin tamamlanmasına bağlıdır.

Açıklanan nedenlerle 4483 sayılı Yasanın 6 ncı maddesine uygun olarak hakkında soruşturma yapılan kişinin ifadesi alınmadan hazırlanan rapora göre verilen Yetkili Mercii kararına karşı yapılan itirazın kabulüyle anılan kararın kamu düzeni açısından kaldırılmasına, dosyanın gerekli işlemlerin yapılması için yerine çevrilmesine 27.2.2003 gününde oybirliği ile karar verildi. D.2.D. Esas No : 2003/17 Karar No : 2003/326

Yetkili merci tarafından bir yandan ön inceleme yapılmamasına karar verilmiş iken, diğer yandan ön inceleme yaptırılmadan bu kararın aynı zamanda soruşturma izni verilmediği anlamına geldiği ifadesinin, yasa hükümleriyle bağdaşmadığı görüldüğünden, itiraza konu maliye bakanlığı kararının şikayetin işleme konulmaması kararı olarak incelenmesi hk.

4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkralarında; bu Kanuna göre memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında yapılacak ihbar ve şikayetlerin soyut ve genel nitelikte olmaması gerektiği, ihbar veya şikayetlerde kişi ve/veya olay belirtilmesinin zorunlu olduğu, itirazların da ciddi bulgu ve belgelere dayanması gerektiği, bu hükme aykırı bulunan ihbar ve şikayetlerin, Cumhuriyet başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmayacağı ve durumun ihbar veya şikayette bulunana bildirileceği, aynı Kanunun 5 inci maddesinde izin vermeye yetkili merciin, bu Kanun kapsamına giren bir suç işlendiğini bizzat veya yukarıdaki maddede yazılı şekilde öğrendiğinde bir ön inceleme başlatacağı, 6 ncı maddesinde, ön inceleme ile görevlendirilen kişi veya kişilerin, bakanlık müfettişleri ile kendilerini görevlendiren merciin bütün yetkililerini haiz olduğu, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesini de almak suretiyle yetkileri dahilinde bulunan bilgi ve belgeleri toplayıp, görüşlerini içeren bir rapor düzenleyerek izin vermeye yetkili mercie sunacağı, bu rapor üzerine yetkili merci tarafından soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine karar verileceği ve kararlarda gerekçe gösterilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.

Dosyanın incelenmesinden, şikayet konusu olayın Adalet Bakanlığının 15.6.2004 tarih ve 27651 sayılı yazısı ile Maliye Bakanlığına iletilmesini müteakip, yukarıda anılan yasa hükümlerinde öngörüldüğü şekilde usulüne uygun soruşturmacı belirlenerek ön inceleme yapılmadan Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğünün 15.7.2004 tarih ve 15508 sayılı görüş belirten yazısı esas alınmak suretiyle, Maliye Bakanınca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına hitaben yazılan 3.8.2004 günlü, 27998 sayılı yazıda, 4483 sayılı Kanun uyarınca ön inceleme yapılmamasına karar verildiği, bu kararın aynı zamanda soruşturma izni verilmediği anlamına geldiği ifade edilmektedir.

4483 sayılı Yasanın 4 üncü maddesinde öngörülen koşulların varlığı halinde yetkili merci tarafından şikayetin işleme konulmayacağı ancak bu koşulların bulunmaması durumunda ise bir ön inceleme başlatılacağı ve ön inceleme raporuna dayalı olarak soruşturma izni verilmesine ya da verilmemesine karar verilebileceği Yasa hükmü gereği olduğundan, bir yandan ön inceleme yapılmamasına karar verilmiş iken, diğer yandan ön inceleme yaptırılmadan bu kararın aynı zamanda soruşturma izni verilmediği anlamına geldiği ifadesinin Yasa hükümleriyle bağdaşmadığı görüldüğünden, itiraza konu Maliye Bakanlığı kararı, şikayetin işleme konulmaması kararı olarak incelenmiştir.

Dosyada yer alan şikayet dilekçesinde şikayetçinin belli, şikayet konusu eylemin somut olduğu, kişi ve olay belirtildiği, iddiaların da ciddi bulgu ve belgelere dayandığı anlaşıldığından, 4483 sayılı Kanunun yukarıda belirtilen hükümleri uyarınca; yetkili merci tarafından ön inceleme emri verilmesi, bu emre dayalı olarak ön inceleme raporu düzenlenmesi ve söz konusu ön inceleme raporu da göz önünde bulundurulmak suretiyle soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin bir kararın tesis edilmesi, verilecek kararın türüne göre gerekli yazılı bildirimlerin yapılması, tesis edilen karara karşı itirazda bulunulması durumunda yazılı bildirimlere ilişkin günlü ve imzalı bildirim alındıları ile itiraz dilekçelerinin de eklenerek dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekli görüldüğünden, itirazın kabulü ile Maliye Bakanı tarafından verilen ön inceleme yapılmamasına ilişkin 3.8.2004 günlü 27998 sayılı kararın kaldırılmasına, dosyanın Maliye Bakanlığı'na, kararın bir örneğinin şikayetçi vekiline gönderilmesine 28.1.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (Danıştay 1. Daire, E:2004/486, K:2005/83, T: 28/01/2005)


10. Müfettişlik

 “Kurum müfettişleri tarafından yöntemince düzenlenmiş tutanaklar, aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanıncaya dek geçerli belgelerdendir. (Yargıtay 10.Hukuk Dairesi, 27.12.2001, E: 2001/8625 – K: 2001/9175).


 “…Teftiş Kurulu Başkanı hakkında maiyetinde görevli olan müfettiş tarafından ön inceleme yapılamayacağı; ... Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı hakkında denetim elemanı olan bir müfettişin ön inceleme yaptığı anlaşılmış olup, müfettişin, hakkında inceleme yapılanın maiyetinde görev yapması nedeniyle, 5 inci madde hükmüne aykırılık teşkil etmektedir. Belirtilen nedenle itirazın kabulü ile ... gün ve ... sayılı yetkili merci kararının kaldırılmasına, Teftiş Kurulu Başkanı hak­kında üstü konumunda olan görevliler tarafından ön inceleme yapılmasından sonra yeniden karar verilmesine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/2908 - K: 2000/3202).
 “… Genel Müdür hakkında maiyetinde çalışan müfettiş tarafından ön inceleme ya­pılamayacağı ... … Genel Müdürleri olan … ile … ve diğerleri hakkındaki ön incelemenin Genel Müdürün üstü konumunda olmayan ve maiyetinde görevli …. Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulunca yapıldığı anlaşıldığından yukarıda belirtilen madde hükmüne aykırılık teşkil etmektedir. …Açıklanan bu nedenle ….. gün ve ….sayılı yetkili merci kararının kaldırılmasına, soruşturma izni istenen Genel Müdürler ve diğerleri hakkında Başbakanlık Müfettişleri tarafından ön inceleme yapılmasından sonra yeniden karar verilmesine. (Danıştay İkinci Daire, E: 2000/3488, K: 2000/4073).
 “Davalı idarede müfettiş olarak görev yapan davacının kınama cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davada; davacının soruşturma yapmakla görevlendirildiği, davacı tarafından düzenlenen raporun yeterli görülmeyerek tevsien incelenmek üzere kendisine geri gönderildiği, davacı tarafından bu durumdan hiç söz etmeksizin ilk defa düzenlenmiş rapor şeklinde ve ilk raporun tarih ve sayısı verilerek ikinci kez rapor düzenlendiği, geri gönderilen ilk raporla birlikte idareye verilmediği, ikinci raporda da noksanlıklar bulunarak yeniden geri gönderildiği ve soruşturma görevinin davacıdan alınıp bir başka müfettişe verildiğinin anlaşıldığı, davacının soruşturma evrakının tamamlanmasında esas ve usul bakımından hatalı ve kusurlu davrandığı, soruşturmanın başka bir müfettiş tarafından tamamlanmasına neden olduğu, böylece bu tutum ve davranışlarının verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında görev yerinde idarece belirlenen usul ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davranmak olarak nitelendirilerek, olay gününde yürürlükte bulunan İstanbul Belediyesi İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü Personel Yönetmeliğinin 131/ö maddesi uyarınca kınama cezası ile cezalandırılmasında usul ve Yasaya aykırılık bulunmadığı. (Danıştay Sekizinci Daire, 23.1.1997, E: 1995/556 – K: 1997/203)
Müfettişlerin, bulguların saptırılması ve karartılması halleri hariç olmak üzere, düzenledikleri raporlarda getirdikleri tekliflerden karar verme konumunda olmamaları nedeniyle sorumlu tutulmalarına hukuken olanak yoktur.

Soruşturmacı olarak görevlendirilenler, soruşturma veya ön inceleme raporu düzenlemekle yükümlü bulunduklarından, bulguların saptırılması ve karartılması halleri hariç olmak üzere, düzenledikleri raporlarda getirdikleri tekliflerden karar verme konumunda olmamaları nedeniyle sorumlu tutulmalarına hukuken olanak yoktur.

Bu nedenle, aldıkları ifadelere ve belgelere dayalı ön inceleme raporu düzenleyen ilgililere isnad edilen eylemlerin, haklarında hazırlık soruşturması yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşıldığından, soruşturma izni verilmemesine ilişkin yetkili merci kararına yapılan itirazın reddine 02.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (Danıştay 1. Daire, E:2006/262, E:2006/478)

 “Müfettişin görevi ile bağdaşmayacak davranışları nedeniyle durumuna uygun başka göreve atanmasında hukuka aykırılık yoktur; …Davalı idare, dava konusu işlemin davacının geçirdiği soruşturma sonucunda sabit görülen fiillerinden dolayı, idari yönden getirilen teklif esas alınarak tesis edildiğini, eğitim öğretim kurumlarının denetiminden sorumlu bir müfettişin anılan eylem ve işlemlerinin hizmet içinde uyulması gereken itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte olduğu ve bu sebeple davacının ilköğretim müfettişliği görevinin üzerinden alınması işleminin mevzuata uygun olduğunu ileri sürmekte ve idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir. Dosyanın ve 08.09.1989 günlü, 410/30 sayılı soruşturma raporunun incelenmesinden; soruşturma sonucu kim tarafından düzenlendiği kesin olarak saptanmayan İstanbul Koşuyolu Kalp ve Araştırma Hastanesinin 13.04.1988 günlü, 3657 sayılı yazısı ile 10.03.1988 günlü, Protokol 2156 sayılı raporunun sahte olduğu, bu yazı ve raporun hastane kaydının bulunmadığı, rapordaki protokol numarasının başka bir hastaya ait olduğu, söz konusu sahte yazı ve raporu kullanan davacı hakkında soruşturma açıldığı ve soruşturma sırasında verdiği ifade de davacının sahte yazı ve raporu düzenleyen kişi ve bu yazı ve raporun düzenleniş şekli konusunda çelişkili beyanlarda bulunduğu, davacının bu eylemden ötürü Kocaeli İl Yönetim Kurulunca Türk Ceza Kanununun 342 inci ve 343 üncü maddeleri uyarınca lüzumu muhakemesine karar verilip, Danıştay İkinci Dairesince bu kararın uygulama maddesinin Türk Ceza Kanununun 240 ıncı maddesi olarak düzeltilmek suretiyle onandığı ve bunun üzerine Kocaeli 2. Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan davacının delil yetersizliğinden beraat ettiği anlaşılmıştır.

Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim Müfettişleri Kurulu Yönetmeliğinin "Görevden Alınma" başlıklı 50 inci maddesinde belirtilen hallerde, ilköğretim müfettişlerini görevlerinden alarak durumlarına uygun görevlerden birine atamak konusunda idareye tanınan yetki bağlı yetki niteliğinde olup, ilköğretim müfettişlerinin zorunlu olarak görevlerinden alınmaları konusundaki bu yetkinin ancak maddede belirtilen koşulların gerçekleşmesi ile sınırlı olarak kullanılabileceği açık ise de bu maddenin kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek memurların kurumlarınca görevlerinin ve görev yerlerinin değiştirilmesi konusundaki genel takdir yetkisini ortadan kaldırmasının düşünülemeyeceği şüphesizdir. Belirtilen duruma göre, yürüttüğü müfettişlik görevi ile bağdaşmayacak ve kendisine duyulan itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikteki davranışları soruşturma raporu ile saptanan davacının, eyleminin niteliği ile görevinin önem ve özelliği gözetilerek ilköğretim müfettişliğinden alınıp durumuna uygun başka bir göreve atanmasında hukuka aykırılık bulunmadığı.tarihinde oybirliği ile karar verildi. (Danıştay 5. Daire, 12.11.1992, E: 1992/2137 - K; 1992/3029).

 “Sicil raporu olumlu olan ve 657 Devlet Memurları Kanunu’nun 64. maddesinde aranılan diğer şartları taşıyan davacının, müfettiş raporunda yer alan, terfiye layık olmadığı görüşüne dayanılarak kademe ilerlemesinin yapıl­mamasında hukuka uyarlık bulunmadığı(Danıştay 12. Daire, E: 2000/4990 - K: 2002/3005).

 “…Müfettişlerin, duyuruda bulundukları suçlarla ilgili olarak yetkili merciin soruş­turma izni verilmemesine ilişkin kararlarına karşı itiraz haklarının bulunmadığı … İstem, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanunun uygulanmasında, müfettişlerin, duyuruda bulundukları suçlarla ilgili olarak yetkili merciin soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararlarına karşı itiraz haklarının bulunup bulunmadığı hususunda düşülen duraksamanın giderilmesine ilişkindir. 4483 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinde "Yetkili merci, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararını Cumhuriyet Başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildirilir. Soruşturma izni verilmesine ilişkin karar karşı hakkında inceleme yapılan memur ve­ya diğer kamu görevlisi; soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı ise Cumhuriyet Başsavcılığı veya şikayetçi itiraz yoluna gidebilir." denilmektedir. Söz konusu maddede, yetkili merciin soruşturma izni verilmemesine ilişkin kararına karşı sadece Cumhuriyet Başsavcılığı ve "işlendiği öne sürülen suçtan zarar gören" şikayet­çiye itiraz hakkı tanındığından, duyuruda bulundukları suçlarla ilgili olarak şikayetçi ko­numunda bulunmayan müfettişlerin, soruşturma izni verilmemesi yolundaki kararlara karşı itiraz yoluna başvurabilmelerine yasal olanak yoktur. (Danıştay İkinci Daire, E: 2001/48 - K: 2001/48).

1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   58


Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©atelim.com 2016
rəhbərliyinə müraciət