Ana səhifə

T. C. MİLLÎ EĞİTİm bakanliği teftiş Kurulu Başkanlığı Ankara-2006


Yüklə 4.88 Mb.
səhifə53/58
tarix25.06.2016
ölçüsü4.88 Mb.
1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   58

4. İrtikap


 “…Mahkeme yazı işleri müdürü sanığın, görevini kötüye kullanarak davalarına ilişkin kararları temyiz etmek için başvuran müştekilerden yasal olarak alınması gereken harç ve masraf tutarlarını yanlarında hesap ile fazla tahsil etmek suretiyle yararlanma eylemi ikna suretiyle irtikap niteliğindedir. (Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 01.05.2002).

 “…Şube Müdürlüğünde çalışan sanık BK görevini kötüye kullanmak ve irtikap suçunu, para ve çocuğuna giysi almak gibi temin ettiği menfaatler karşılığı, eylemin teselsül eden oluş biçimine nazaran zımni anlaşmanın varlığı kabul edilerek nitelikli rüşvet almak suçunun oluştuğu gözetilmeden irtikap suçundan açılan davadan yazılı gerekçelerle beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır. (Yargıtay 5.Ceza Dairesi, 21.03.2002).


5. Rüşvet


 “…SSK. ....... Bölge Müdürlüğü Tahsisler Servisi'nde memur olan sanığın, yaşlılık aylığına hak kazanmadığı halde kazanmış gibi belge düzenlemek karşılığı sigortalı Cemil'den 50.000 TL. rüşvet aldığı sübuta ermesine göre, rüşvet almak suçundan mahkumiyetine karar verilmeli, düzenlediği belgelerin aldatma (iğfal) kabiliyetini haiz olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre sahtecilik suçundan hukuki durumu değerlendirilmelidir.(Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 18.02.2002).

 “…Sanığın diğer sanığa belirttiği miktarı ödemesi halinde sağlık karnesinin vize tarihini öne çekebileceğini belirtmesi ve parayı da alması ve işlemi yapması karşısında rüşvet alma ve verme suçu oluşmuştur.(Yargıtay 11. Ceza Dairesi, 08.06.2004).

Rüşvet suçunun genel hükümlere göre soruşturulacağı hk. Sanığın Veznedar olarak görevli olduğu sırada ...isimli vergi mükelleflerine ait vergi tahsilat makbuzlarının muhasebe nüshalarındaki rakamları değiştirerek tahsil ettiği toplam 317.654.000.- Liradan 27 4.308.000.~ Liralık bölümünü üzerinde bıraktığı. bu durumda iddia konusu eylemlerinin Türk Ceza Kanunu'nun 202 nci maddesi ile ilgili bulunduğu, dolayısıyla sanık hakkında 3628 Sayılı Yasanın 17 nci maddesine göre genel hükümlere göre işlem yapılması gerektiği anlaşıldığından dosyanın ilgili C.Başsavcılığına gönderilmesi için yerine geri çevrilmesine 21.3.1996 gününde oybirliği ile karar verildi. D.2.D., E : 1996/399 , K: 1996/639

 “…Sanığın, katılanın işlettiği sürücü kursuna geldiği teftişte, saptadığı, eksiklikleri katılana zarar vermeden çözme karşılığında istediği paranın bir kısmının ödenmesi üzerine sanığın eksiklik yokmuş gibi işlem yapıp kalan tuzak parayı alarak yakalandığı olayda, sanığın icbar boyutuna varmayan söz ve davranışları ile karşılıklı rızaya dayanan anlaşmaları nedeniyle T.C.K..nun 212/2. maddesine uyan "nitelikli rüşvet alma" suçu oluşur. (D.5.D., E:1998/5365, K:1999/1261)


6. Zimmet


 “Zimmet suçunun teşekkül edebilmesi için eşyanın vazife dolayısıyla failin tahsil ettiği veya idare ve muhafazası altında bulundurduğu eşyadan bulunması zorunlu bir şarttır. Başkalarına zühul ve hatası eseri olarak tevdi edilen parada zimmet suçu bahsi konu olamaz. (Yargıtay 5.Ceza Dairesi, 07.05.1948, 1197/1378).

 “Veznedar görevini yapan kişiyi gerektiği gibi kontrol etmeyerek zimmet suçunun oluşmasına neden olmanın TCK’nın 203 üncü maddesindeki suçu oluşturacağı (Danıştay 2.Daire E:1998/1035 - K:1999/940; DD:102 Sayfa:84 6.4.1999).

Bazı mudilerin hesaplarında usulsüz olarak çektiği paraları kısa süre kullandıktan sonra hesaplara aynen yatırarak iade eden Ziraat Bankası Şubesinde şef yardımcısı olan sanık hakkında çekilen paraların sanığa Sağladığı yarar esas alınarak "kullanma Zimmetinden" hüküm kurulması gerekir. (D.5.D., E:1999/84 K:1999/1425)

 “Zimmet suçunun meydana gelmesi için zimmete geçirilen paranın makbuz mukabili tahsil edilmiş olması gerekmez. (Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 15.03.1949, 48 / 2988 / 899).


7. Evrakta Sahtekarlık


 “Sanığın, başka bir şahsın adını vermek suretiyle, o şahıs adına girdiği ilkokulu bitirme imtihanını kazanması üzerine, o şahıs adına okul diplomasının düzenlendiği oluş ve kabulden anlaşılmış ve diplomanın düzenlenmesi ile zararın gerçekleşmiş bulunmasına göre TCK’nın 343 üncü maddesinin uygulanmasında isabetsizlik görülmemiştir. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 21.05.1971, 2899/2946).

 “Sanığın, işçi ücret bordrosundaki işçi ücretlerini maliyeden tahsil etmeden önce bir takım hayali kişilerin isimlerini bu bordroya geçirerek bunları çalışmış gibi göstermek ve isimleri karşısına sahte imzalarını atmak ve mühürlerini basmak yahut gerçekten çalışmış işçilerin çalışma günlerini çoğaltmak suretiyle tanzim ettiği sahte bordroları Maliye'ye tevdi suretiyle muhtevası paraya karşılık aldığı çeki, bankadan tahsil ettiği ve bu para içinden yaptığı ilavelere tekabül eden kısmı ayırarak temellük eylediği anlaşılmasına ve bu eyleminden ötürü T.C.K’nın 339 uncu maddesinin tatbikinde bir yolsuzluk bulunmadığı.(Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 16.2.1961, 7294/383).

 “Sanığın makbuzlar ve mükellef hesap kartlarında tahrifat ve bir hesap kartında da hilafı hakikat kayıt tesis ettiği anlaşılmasına göre, iğfal kabiliyeti (aldatma yeteneği) olup olmadığı yönünden gerekli tetkikat yaptırıldıktan sonra fiilin resmi evrakta sahtelik suçunu teşkil edip etmediğinin tetkik ve münakaşası gerekirken yerine getirilmemesi kanuna aykırıdır. (Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 21.04.1962, 770/1548).

 “Resmi evrakın aslı, resmi memur tarafından tanzim edilen varakadır. Bu tek olabileceği gibi müteaddit nüshası da olabilir. Orman nakliye tezkereleri gibi dip koçanlı olarak tanzim edilen varakaların gerek Dairesinde saklanan parçası ve gerekse mal sahibine verilen nüshası aslıdır. Kanunun resmi evraktaki suretten kastettiği mana ise asıl esas tutularak buna uygun şekilde çıkarılıp yetkili memur tarafından tasdik edilen evraktır. Buna göre sanığın sahte olarak düzenlediği nakil tezkeresi suret makamında bulunmayıp asıl mahiyetindedir. Bu nedenle sanık hakkında 339 uncu madde yerine 341 inci maddenin birinci fıkrası ile ceza tayin edilmiş olması kanuna aykırıdır. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 22.02.1963, 1266/1217).

 “Sahte evrak tanzimi suçu, yalnız yoktan meydana getirilmek veya hakiki bir varaka üzerinde tahrifat yapılmakla değil, aynı zamanda, mevcut olmayan durumların mevcutmuş gibi gösterilmesi veyahut belli durumun başka bir şekilde icrası suretiyle meydana gelir. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 09.07.1963, 3958/3974).

 “T.C.K’nın 339 uncu maddesinde yazılı resmi evrakta sahtekarlık suçunun teşekkülü için o evrakın bir memur tarafından tanzim edilmiş olması kafi gelmez. Muhtevası dolayısıyla ve icra olunan fonksiyona nispetle salahiyeti dairesine girmesi gerekir. (Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 07.03.1963, 6040/1349).

 “Öğrenciler için verilen ve ilân edilen sonucun, öğrencinin kazanılmış hakkı olduğu.(Danıştay 12. Daire, 11.12.1970, 1970/31).

1   ...   50   51   52   53   54   55   56   57   58


Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©atelim.com 2016
rəhbərliyinə müraciət