Ana səhifə

M. Meftun canbek maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörü Gemilerimizde Yabancı Bayrak Sorunu, Vergisel Yükler ve tugs kapsamında Öneriler


Yüklə 74.5 Kb.
tarix26.06.2016
ölçüsü74.5 Kb.
Yazan:

M. Meftun CANBEK

Maliye Bakanlığı Gelirler Kontrolörü

Gemilerimizde Yabancı Bayrak Sorunu, Vergisel Yükler ve TUGS Kapsamında Öneriler1
Ulaştırma sektörüne ilişkin hukuk düzeni ile açıklanması gereken kavramların yeter düzeyde mali mevzuata aktarılamamasının tartışmalara neden olduğu görülmektedir. Vergi kanunlarımızdan kaynaklanan nedenlerle denizcilik sektörümüzün gelişimi ve ülkemiz ihtiyaçlarının karşılanması ile ilgili sorunlar olup sektörün öncelikli olarak ithalat karşısında dezavantajları vardır. Vergi hukuku düzenlemelerinden kaynaklanan nedenlerle denizcilik sektörümüzün gelişimi ve denizciliğin tabana yayılması önündeki engeller nedeniyle ülkemizin kıt kaynakları dışarıya aktarılmaktadır. Mali mevzuatlar genelinde denizcilik sektörümüzün rekabet dezavantajını engelleyecek ve eşit rekabet imkanı verecek düzenlemeler istenilen düzeyde olmayıp denizciliğin tabana yayılamaması nedeniyle de sektör istenen gelişimi gösterememektedir.
Bugün denizcilik sektörünün gelişimi ve denizciliğin tabana yayılması ülkemizin önemli gündemi ve hedefleri arasında yer almaktadır. Nitekim Milli Güvenlik Kurulunun 27.04.2006 tarihindeki toplantısında; Akdeniz bölgesindeki deniz trafiğini izlemeye yönelik düzenlemeler ve alınması gerekli önlemler değerlendirilmiş; ülkemizde denizciliğin güçlendirilmesine yönelik çalışma ve projeler hakkında bilgi sunulmuştur.
Ülkemizin stratejik konumu nedeniyle denizcilik sektörünün gelişiminin önemi kuşkusuzdur. Denizcilik sektörünün gelişimi ile dışa bağımlılığın en aza indirilmesi, teknoloji yoğun istihdamın artması ve nitelikli işsizliğin önlenmesi sağlanabilecektir. Özellikle denizcilik sektörünü ilgilendiren vergi mevzuatı düzenlemeleri kaynaklı sorunlar sektörün gelişimini de engeller niteliktedir. Denizcilik sektörüne ilişkin yapılacak vergi teşvikleri düzenlemeleri ve vergisel sorunların giderilmesiyle ilişkili diğer sektörler de gelişecektir. Bu nedenle de denizcilik sektörünün sorunlarının ve başta ithalat karşısındaki rekabet dezavantajlarının çözümü ekonomimizde zincirleme olarak olumlu bir etki yapacaktır.
a)Yerli ve yabancı bayraklı ticari gemilerde vergisel yükler
Denizcilik sektöründe yabancı bayraklı gemilerin yerli bayraklı gemilere kıyasla oldukça avantajlı oldukları ve bu avantajlar nedeniyle denizciliğin gelişme gösteremediği ve yabancı bayrağa yönelimin cazip olduğu görülmektedir.
Aşağıdaki tabloda yerli bayraklı gemi ve yatlara ilişkin vergisel mükellefiyetler yerli ve yabancı bandıralı olmak üzere kıyaslanmıştır. Tablodan da görüleceği üzere ülkemizde denizciliğin gelişmesini beklemek ve yabancı bayrağa kaçışı önlemek vergi mevzuatından kaynaklanan nedenlerle imkansızdır.


Vergi Yükümlülük Türü

Yerli

Yabancı

Açıklama

Kabotajda yük taşıma

KDV

-

Kabotajda yük taşıma KDV istisnası kapsamında olmalı

Uluslar arası yük taşıma

0

0

Gemilerin uluslar arası yük taşıması avantajlı

Akaryakıtta ÖTV

0

0

TUGS tabi kabotajda çalışan gemilerde ve dış seferde transit yakıt verilmesinde %0

Akaryakıtta KDV

KDV

0

TUGS Kanunu kapsamındakilerde sadece ÖTV ve dış seferde transit yakıtta %0

Yağda ÖTV

ÖTV

0

TUGS Kapsamında ise ve kabotajda çalışıyorsa, dış seferde ise %0

Yağda KDV

KDV

0

TUGS Kapsamında ise ve kabotajda çalışıyorsa, dış seferde ise %0

Kumanya teslimleri

KDV

0

TUGS Kapsamında ise ve kabotajda çalışıyorsa, dış seferde ise %0

Tescilde ÖTV

ÖTV

0

Belli cinslerde sınırlı uygulama

Teslimde KDV istisnası

0

0

Ticari maksatla ise KDV 13/a bendi istisnası

(istisna düzenlemesinde sorunlar vardır)



Liman hizmetlerinde

KDV istisnası



0

0

KDV 13/b istisnası

(istisna düzenlemesinde sorunlar vardır)



Deniz araçları tamir, bakımı

KDV istisnası



0

0

Ticari maksatla ise KDV 13/a bendi istisnası

(istisna düzenlemesinde sorunlar vardır)



Ana ve yedek parça

yurtiçi teslimi



KDV

0

Türk bayraklılarda sadece ana motorlar KDV 13/a istisnası kapsamında

(istisna düzenlemesinde sorunlar vardır)



Donatım ve işletim eşyası

Teslimi


KDV+ÖTV

0

(milli ekonomiye zararı var, yurtiçi teslimleri KDV ve ÖTV kapsamında, ithali Gümrük, KDV, ÖTV istisnası kapsamında)

Donatım ve işletim eşyası ithali

0

0

KDV 16/1-b bendi istisnası

(milli ekonomiye zararı var, yurtiçi teslimleri KDV ve ÖTV kapsamında, ithali Gümrük, KDV, ÖTV istisnası kapsamında)



TUGS’ne tescilde harç

var

var

Yabancı bayraklarda 1/5 oranında daha düşük

Ortaklara kar dağıtım stopaj vergileri

var

0

TUGS kayıtlı gemilerde kar dağıtımında %15 stopaj

Ortakların kar dağıtımı sonucu elde ettikleri kar payları

%15-%35 arası Gelir Vergisi

0

Yurtdışında kurulu şirketlerin kar dağıtımı, elde edenler, elde edilen miktar tespiti çok zor


Gelişmiş ülkelerdeki vergisel düzenlemeler denizcilik sektörlerini koruyucu, teşvik edici nitelikte iken, dünya ile rekabet edebilmemiz, sektörleri koruyabilmemiz, kaynaklarımızın dışarıya gereksiz yere akmasını önlemek ve vatandaşlarımızın gururla Türk bayrağını dünya denizlerinde dalgalandırmaları için mali mevzuatımızda denizcilik sektörümüzün eşit şartlarda dış pazarla rekabet etmesine ve denizciliğimizin tabana yayılmasına yönelik düzenlemeleri yapmamız akılcı olacaktır.
b)Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanununda Yapılması Gerekli Değişiklikler
-Gemi Sicili ile sağlanan bazı avantajlarla denizcilik sektörünün gelişimini beklemek yanlıştır. Tüm denizciliğimizi kapsayacak düzenlemelerin yapılması ve sadece ticaret filosunu değil diğer denizcilik gücü unsurlarını da kapsayacak düzenlemelerin olması gerekir. TUGSK ile yapılan düzenlemeler kanun gerekçesinde ifade edilen “iddialı” hedefleri gerçekleştirmekten uzaktır. Nitekim bu hedeflerden hiçbiri de gerçekleştirilebilmiş değildir. Ayrıca, sicile tescilin bir gelir unsuru olarak görülmesi yanlıştır. Denizcilikte gelişmiş ülkelerin (Yunanistan, İngiltere ve benzeri) gemilerinin de ucuz bayrağa yöneldikleri ve ucuz bayrak taşıdıkları bu yüzden de ticaret filolarında azalma olduğu bilinmektedir. Ancak yine de söz konusu ülkelerde yapılan teşvikler ticaret filolarıyla bağlı kalmamakta tüm denizcilik unsurlarını amatör-ticari ayrımı yapmaksızın kapsar şekilde düzenlenmektedir.
-TUGS kayıtlı gemilerin ve yatların sahiplerinden yıllık tonaj harcı her yıl alınmaktadır. Tonaj harcı düşürülmeli, ancak bu düzenlemelerin yapılmasıyla ucuz bayrak ülkesi olmamamız için TUGS kaydedilecek gemi ve yatlara standartlar getirilmelidir.
-TUGS Kanunu gereğince tahsil edilen harçların döviz üzerinden alınması anlamlı değildir. Ayrıca yaşanılan ekonomik tecrübeler dikkate alındığında sakıncaları gözlenmektedir. Nitekim Kanunun çıktığı 1999 yılındaki ekonomik istikrarsızlıklar nedeniyle döviz üzerinden harç alınması yoluna gidilmesi uygulaması bugün için güçlü devlet ve güçlü ekonomi iddiasında olmamızla çelişmektedir. Ayrıca gemilerde Türk bayrağından kaçışı önlemeyi hedefleyen bir Kanunda Türk Lirasından kaçıp Amerikan Dolarını tercih etmek de anlamlı değildir.
TUGS harçlarının yabancı bayrağa kaçışı önleyecek düzeyde makul olması ve dünyadaki ekonomik genişleme ve daralmalara göre Bakanlar Kurulunca her yıl gerekli görülmesi halinde enflasyon oranında veya Maliye Bakanlınca belirlenen yeniden değerleme oranında arttırılmasında/azaltılmasında fayda bulunmaktadır.
-Döviz üzerinden alınan tonaj harcını Bakanlar Kurulunun on katına kadar arttırabileceğine ilişkin yasa metninde yer alan hükmün, amacı teşvik olan bir düzenlemede yer alması pek anlamlı değildir. Bizce TUGS kayıt yaptıracak mükelleflerde güvensizliğe neden olmaktadır. Vergilemede belirlilik ilkesinin mükellefler için taşıdığı anlam çok önemlidir. Mükelleflerce belirsiz bir zamanda ani gerçekleşen kanun ve diğer idari düzenlemeler kaynaklı mali yüklerin öngörülebilir olması çağdaş vergiciliğin ana prensiplerindendir.
-Sektörde faaliyet gösteren firmaların sermaye yapılarının ve finansman kaynaklarının güçlendirilmesi gereği vardır. TUGS Kanununda istisna kazanç olarak sayılan kazançların gerçek kişilere dağıtımında kar dağıtımına bağlı stopajın %0 oranında uygulanmasına ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır. Ayrıca menkul sermaye iradını elde edenler yönünden ise bu kazançlar gelir vergisinden müstesna olmalıdır ki sektöre ihtiyacı olan finansman imkanları en ucuz yoldan sağlanabilsin.
TUGS Kanunu kapsamında kurumların söz konusu faaliyetlerinden kaynaklanan kazançların dağıtımı neticesinde kar payı elde eden gerçek kişilerin elde edecekleri bu kar payları gelir vergisinden müstesna olmalıdır. Nitekim geçmiş yıllarda ABD Gelir İdaresince ekonomiyi durgunluktan kurtarmak ve sermaye birikimini güçlendirmek için 10 yıl süreyle temettü kazançlarının vergilendirilmemesi kararı alınmıştır. Benzer uygulamalar çeşitli ülkelerce de yapılmaktadır.
-Denizcilik faaliyetinde kullanılan TUGS’ne kayıtlı gemilerin kiralanması suretiyle elde edilen kira gelirlerinin vergi istisnası tanınmış olan “denizcilik faaliyetleri” kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği konusu tartışmalıdır. Bu kapsamdaki kiralama faaliyetlerinden elde edilecek gelirler istisna kapsamında olmalıdır.
-4490 Sayılı TUGS Kanunu Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisine istisnalar getiren hükümleri yeterince açık olmadığından ve vergicilik gündeminde sürpriz olarak yürürlüğe konulduğundan uygulamada pek çok tereddüde yol açmaktadır. 4490 sayılı kanunun uygulanmasıyla birlikte ortaya çıkan soru ve sorunlar, ancak ilgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla, sektörün temsilcilerinin ortak katkısıyla çözüldüğü takdirde, söz konusu kanun amacına ulaşabilecektir.
c-Sonuç
Denizciliğimize ilişkin mevzuatta özellikle ticari maksatlı gemilere ilişkin düzenlemelerin yer aldığı görülmektedir. Denizciliğimizin ticari maksatlı gemilerimizin gelişimi ile mümkün olduğu kuşkusuz olup ticari olmayan nitelikteki denizcilik faaliyetlerinin varlığı da denizciliğin gelişiminde önemli rol oynamaktadır. Bu nedenle denizciliğimize ilişkin düzenlemelerin amatör denizcilik ve yatçılık gibi ticaret filosunun dışında görülen unsurları da bütün olarak kavraması gerekmektedir.
Gelir Vergisi, Kurumlar Vergisi, Katma Değer Vergisi, Özel Tüketim Vergisi, Gümrük Vergisi, Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu kapsamındaki düzenlemelere ilişkin yapılan vergisel düzenlemelerde, denizcilik sektörümüzün gelişimini engelleyen ve uygulamada sorunlara yol açabilecek, Türk bayrağında denizcilik faaliyetinin yürütülmesini engelleyecek düzenlemelerin olduğu görülmüştür. Bu düzenlemeler nedeniyle Türk vatandaşlarına ait ticaret gemileri yabancı bayrağı tercih etmektedirler.
Dünya ile rekabet edebilmemiz, sektörü geliştirebilmemiz, Türk bayrağını dünya denizlerinde dalgalandıran modern bir filonun yaygınlaştırılabilesi için; mevzuatta çeşitli değişikliklerin yapılması mutlak gereklidir. Çalışmamızda özet olarak yer verilen tekliflerin dikkate alınarak vergi mevzuatı ile ilgili yasal düzenlemelerin ivedilikle yapılması gerekmektedir. Aksi halde denizciliğimizde her şey ya “eski tas eski hamam” olarak devam edecek veya şanlı ve şerefli Türk bayrağını dünya denizlerinde dalgalandıracağız.
Kaynaklar;
CANBEK, M. Meftun; Denizcilik Sektöründe Gelişimin Sağlanması için Kurumlar Vergisi, Gelir Vergisi ve Türk Uluslararası Gemi Sicili Mevzuatında Yapılması Gerekli Değişiklikler, Vergici ve Muhasebeci ile Diyalog Dergisi, Aralık 2006, Yıl:21, Sayı:224.
CANBEK, M. Meftun; Denizcilik Sektöründe Gelişimin Sağlanması için Özel Tüketim Vergisi Mevzuatında Yapılması Gerekli Değişiklikler, Vergici ve Muhasebeci ile Diyalog Dergisi, Kasım 2006, Yıl:21, Sayı:223.
CANBEK, M. Meftun; Denizciliğin Gelişimini Engelleyen Mali Yükler, Deniz Ticareti Dergisi, Aralık/2006.
CANBEK, M. Meftun; Gemilerde Bayrak Tercihi Paneli Sunum Metni, Barbaros Denizciler Derneği Paneli, 13.03.2010, İstanbul.



1 M.Meftun CANBEK, Gelirler Kontrolörü; Vergici ve Muhasebeci ile Diyalog Dergisi, Nisan 2010, Yıl:25, Sayı:264, Sayfa:65.





Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©atelim.com 2016
rəhbərliyinə müraciət