Ana səhifə

Merhaba arkadaşlar. Ben ve bir arkadaşım karayolu ile hindistana gitmek istiyoruz ve bir,iki arkadaş daha arıyoruz eger bizimle gelmek isteyen olursa agustos 1 veya 2


Yüklə 38.5 Kb.
tarix27.06.2016
ölçüsü38.5 Kb.
Bu mektup http://www.hindistangezi.com/ adresindeki siteye üye olduğunuz için

gonderilmektedir.


8 Temmuz 2002 / Bulten No : 14
Sitemizin son ziyaretçi sayısı : 5211

Sitemizin üye sayısı : 139


---------------------------------------------------------------

Haberler....


HİNDİSTANA GİTMEK İÇİN YOL ARKADAŞI ARANIYOR
merhaba arkadaşlar. Ben ve bir arkadaşım karayolu ile hindistana

gitmek istiyoruz.ve bir ,iki arkadaş daha arıyoruz.eger bizimle gelmek isteyen olursa (agustos 1 veya 2. haftasında gitmeyi düşünüyoruz)



mailto:ufukuygun@hotmail.com

veya mailto:alisahin647@hotmail.com

mail atabilirsiniz.
---------------------------------------------------------------

PAKİSTANDA POLO FESTİVALİ BAŞLIYOR


Ünlü Polo oyunu festivali 7 Temmuz tarihinde Dünyanın Çatısı denilen Chitral vadisinde Shandur tepesinde başlıyor. Bu Polo turnuvasının farklı oluşu sadece çok yüksek bir yerde (Shandur tepesi 3850 metredir) yapılması değil, aynı zamanda bir kültürel Show olmasıdır. Ayrıntılı bilgi için :

Imran Schah,



mailto:imranthesavant@yahoo.com

Chitral, Pakistan.


------------------------------------------------------------------------

HİNDİSTAN'DA KERALA EYALETİNDE MUSON YAĞMURLARI BAŞLADI


Keralada Muson Büyüsü
Muson yağmurları Malabar Sahillerini vurmaya başladıktan sonra gökyüzü, deniz ve yağmur tehditkar bir hal aldı. Bu etkenler gerçek anlamda ürkütücü ve zaman zaman paniğe yöneltici olmaktadır. Bu bir tufandır ! Sular her yeri kaplamaktadır. Ancak Güney Batı Musonlarının harika gücüne ve gazabına şahit olma şansını da kaçırmamak gerekir.
Haziran - Eylül arası Kutananda ve Keralanın sakin sularında seyahat etmek için en iyi zamandır. Nehirler tarafından temizlenmiş ve ghatlardan aşağıya akmış su yolları ağzına kadar doludur ve akış halindedir. Allapuzhadan Kollama gidecek bir feribot yolculuğu kişiyi tropikal bir cennete götürür. Birbirine bağlı küçük kanallardan büyük göllere doğru sürüklenirken iç bölgelere doğru gider ve Keralanın gerçek köy yaşantısını izlersiniz.
Keraladaki Muson Büyüsünü ve Hindistanın Büyülü Tatillerini

http://kerala.indianvisit.com/

adresinde bulabilirsiniz.

------------------------------------------------------------------------

MİLLİYET GAZETESİNDE İLBER ORTAYLININ İRAN HAKKINDAKİ YAZISI


30 Haziran 2002 Pazar

İran notları (1)


On beş milyonluk Tahran gürültülü, güneşin altında yanan bir şehir. Ama hayat İstanbul’dan biraz daha düzenli işliyor. Mamafih İran, Ortaçağ’dan beri kendini değiştirmemiş şehirlere de sahip

     İran’a ilk defa gitmiyorum. Ama meşhur söz; gördüğünüz nehir ve vadi bir evvelkinin aynı değil... İran sabırla dinleyen; uzun, tane tane konuşan insanların ülkesi... Tahran on beş milyonluk (bu tahmin İstanbul’un nüfusu gibi bir tahmin) gürültülü; güneşin altında yanan bir şehir. Ama hayat İstanbul’dan biraz daha düzenli işliyor. Mamafih İran, Ortaçağ’dan beri kendini değiştirmemiş şehirlere de sahip: Fars eyaletinin ortasındaki Yazd, Kerman; Tahran’ın güneyindeki Kaşhan... İslam dünyasının en güzel meydanı İsfahan’da. İsfahan uzak İtalyan sanatının etkilerini yansıtan bir şehir; Selçuklu ve Safevi sanatı yanında Rönesans etkileri dahi hissediliyor. Kazvin ve İsfahan’da hükümeti temsil eden binalar Ali Kapı (Bab-ı Ali) diye adlandırılır. Safevi dönemindeki Osmanlı rekabetini ama aynı zamanda İran’da dilin ve kültürün Türklüğünü taşıyan izler.

     Birçok yönleriyle benim çocukluğumdaki hayata rastlıyorum. Özellikle İran taşrası öyle... Hayat dingin ve ihtiyaçlar sınırlı. Ama Tahran’da öyle olmadığı açık. Hayattan beklentiler artıyor ve değişiyor. Kılık kıyafetten çok pahalı olan cep telefonuna; binaların çatılarındaki çanak antenlerden dolu olan restoranlara kadar, yaşanan hayatın ve özlenenin, şimdiki imkanlarla yetinemeyeceği açık. İran kitap okuyor, çeviriyor, yazıyor, basıyor; hem de yılda otuz bin kadar başlık (bizdekinin hemen hemen iki misli)... Bir kısmı telif. Çeviriler çok çeşitli ve mütercimler bizdeki gibi değil, ciddi. İran’ın seçkinleri iyi yetişmiştir; bizdekilerden farkı gözlerinin fazla dışarıda olmalarıdır. Mamafih son yirmi yılda aynı eğilim bizde de başladı. On altı yaşında çocuklara hayatlarını dışarıda nasıl kuracaklarını öğretiyoruz.

     Cumhurbaşkanımız Sezer’in ziyaretiyle ilişkiler iyileştiğinden olacak, hiç bu kadar misafir edilmemiştik. İranoloji (İran tetkikleri ilmi) ile yakından ilgisi olan bir dizi akademisyenimiz çok iyi misafir ediliyor. Uzak Horasan’da Nişapur’da, Feridüddin Attar’la, Ömer Hayyam’ın mezarlarını ziyaret ediyoruz. Hiç ummayacağınız köylü kılıklı adamlar, küçük taşra memurları Hayyam’ın bir beytini okuyunca arkasını getiriyorlar. Tabii İran’dan haberi olmayan İranlılar da var. Ama birinciler daha kalabalık bir grup ve geçmişin İran edebiyatı ölümsüz dizeleriyle, yaşayanların dilini zenginleştiriyor. Kaşarı şehrindeki fakir giyimli "Kültür Mirası / Miras-ı Ferheng" memuru insanı hayrette bırakan bir belagat ve düzgünlükle konuşuyor. İran’da yolsuzluk yapanlar zümresi okkalı yolsuzluk yapıyor; ama geniş vatandaş kitleleri bizdeki gibi iş bitirici değil anlaşılan. "Köşedeki eski hamamı yıkalım, han dikelim, işi bitirelim", "Falan yerdeki mezar taşlarını okutalım, yazık değil mi, cahil kalsınlar" safhasına henüz ulaşamamışlar. Dedelerinin ortamında yaşıyorlar. Fars eyaletinin göbeğindeki Yezd’de herkes mahalle meclislerinde toplanıyor. Mahallenin küçük meydanının bir köşesinde On Muharrem’deki şebih törenlerinde gezdirilen nahl (iri süslü, hurma ağacı şeklindedir) yatıyor. İnsanlar hüzünlü, ama tevekkül içinde... O arada hayatın güzellikleri ve geçmişin mirasıyla oyalanabiliyorlar. Televizyon seyredilmiyor, sohbet ediliyor veya kitap okunuyor. Tahran’da kitapçılar caddeler dolusu; mesela "Franco İspanya’sı, Büyük Petro Rusya’sı" üzerine cilt cilt tercümeler; basım ucuz, telif hakları dikkate alınmıyor. Yabancı kitaplar tekrar basılıyor. Sanayileşen Türkiye’nin aksine bir konum. Farsça herkesin dili, herkes iyi konuşuyor ve okumuşlar iyi yazıyor. İran etnik sorunlardan mustarip değil; bir imparatorluk havası var. Ama petrol dışında sanayi nasıl kurulacak ve gelişecek? Horasan, Mazenderan’ın bereketi bu koca ülkenin kurak bölgeleri yanında bir hiç... Bugünkü Tarım ve sanayi, eski İran medeniyetlerinin ulaştığı saygınlığa ne zaman ulaşacak. İran bilmemiz gereken bir ülke, gezmeye devam edeceğiz.

     

---------------------------------------------------------------


NOT : Bu bülteni Türkçe karakterleri KULLANARAK gönderiyorum. Türkçe

karakterlerin okunmasında sorun yaşayanlar varsa onlara Türkçe karakter

içermeyen ayri bir bülten gönderebilirim. Yalnız Türkçe karakterleri doğru

göremeyenlerin bu durumu bana bildirmeleri gerekiyor.


Siteye yeni üye olanlar önceki bültenlerden almak isterlerse mailto:zafer@hindistangezi.com adresine yazarlarsa mail adreslerine gönderilecektir.
---------------------------------------------------------------
Bu haftalık bu kadar. Her turlu katkılarınızı bekliyorum.
Phir milenge / Görüşmek üzere


Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©atelim.com 2016
rəhbərliyinə müraciət